Şanlıurfa'dan Gazze'de yaşanan soykırıma tepki
Şanlıurfa'da Dergâh Camii'nde kılınan İkindi namazının ardından Gazze'de yaşanan soykırıma tepki göstermek için bir basın açıklaması yapıldı.
Bir Yol-Der (Birlikte Yol Alanlar Derneği) tarafından organize edilen basın açıklamasında, Filistin'e ve HAMAS'a destek amaçlı slogan atıldı.
Basın açıklamasını BirYol-Der Başkanı Nusret Yılmaz okudu.
“Korsan yapı, sistematik bir şekilde soykırım ve katliamlarına devam etmektedir”
Açıklamaya şehidleri selamlayarak başlayan Yılmaz, “Bundan 76 yıl önce, mülteci olarak geldikleri topraklardan bir daha çıkmamak üzere palazlanan korsan yapı israil; istatistiklere göre bu gün itibariyle Filistin topraklarının neredeyse yüzde 85’den fazlasını işgal etmiş durumdadır. O günden bugüne, korsan yapı sistematik bir şekilde soykırım ve katliamlarına devam etmektedir. Aslına bakılırsa, İsrail; mevcut Filistin topraklarıyla yetinmeye hiç te niyeti yoktur. Siyonistler tahrif ettikleri Tevrat’taki inançlarına göre, kendilerine vaat edilmiş toprakların sınırının, Mısır’ın Ariş kasabasından başlayıp, Hatay ve Urfa’yı da içine alacak şekilde Fırat ve Dicle arasındaki tüm toprakları kapsadığına inanmaktadırlar. 7 Ekim 2023 Aksa tufanının üzerinden 11 ayı geride bıraktık. Terörist ve korsan yapı bu güne kadar, Gazze ve çevresinde sistematik olarak soykırıma ara vermeden devam etmektedir. 7 Ekim 2023 Aksa Tufanıyla birlikte; ismi İslam iş birliği olan boş teşkilatının, Uluslararası insan hakları beyannamesinin, Uluslararası hukuk antlaşmalarının, Avrupa insan hakları mahkemesinin; boş bir kandırmacadan ibaret olduğunu tüm dünya öğrenmiş oldu. Gazze’de katledilen 16 binden fazla masum çocuk, 50 bine yakın şehit ve 100 bin yaralı insan; İslam beldelerinde bir UEFA maçı kadar konuşulmadı ne yazık ki” dedi.
“Söz konusu ajanların coğrafyamızda sinsi sinsi dolaştıklarını unutmayalım”
HAMAS’ın binlerce lejyonere (paralı asker) karşı cihat etmekte olduğunu ifade eden Yılmaz, “HAMAS mücahitlerinin inançları ve vatanlarını savunmak uğrunda sadece israil çeteleriyle savaşmıyorlar. Zira İzzeddin El-Kassam tugaylarının izzetli Mücahitleri; Amerikan başta olmak üzere, İngiltere, Fransa, Almanya ve İtalya’nın yanı sıra; binlerce lejyonere (paralı asker) karşı Cihad etmektedirler... Onun için, İşi hafife almayalım. Oyun büyük, dünyanın ne kadar şer ve fitne odakları varsa şu anda hepsi sahnede oyun sergilemekte, durumdan vazife çıkarmak için pusuda beklemektedirler adeta. Gerek içeride ve gerekse dışarıdaki elemanları vasıtasıyla, Müslümanların arasına nifak tohumları ekmeye devam eden; MOSSAD, FBI, CIA, gibi batı ajanları da bu soykırımın birer unsurudurlar. Söz konusu ajanların coğrafyamızda sinsi sinsi dolaştıklarını unutmayalım. Dikkatli olmazsak, daha önce Osmanlı İslam coğrafyasını param parça eden Emanuel Karasu ve casus Lawrence gibileri; ülkemizi de karıştırmak için fırsat kolladıklarını unutmayalım.” diye konuştu.
“Gazze’deki katliamların en büyük destekçisi Amerika’dır!”
ABD’nin 34 tane savaş gemisinin Ortadoğu’nun farklı noktalarında demirleyip teyakkuzda neden beklettiğine dikkat çeken Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü: “Sizce ABD, gemi ordusuyla Ortadoğu’ya tesadüf eseri mi gelmiş yoksa tatbikata mı (!) Gazze’deki katliamların en büyük destekçisi Amerika’dır! Çünkü İsrail’e olası bir saldırıyı engellemek için donanmasını Ortadoğu’ya taşıdığını çekinmeden dile getirmektedir. ABD gemilerinin izini süren uzmanlar, Kıbrıs adasının güneydoğusu, Kızıldeniz, Umman ve Basra Körfezinde ikisi uçak gemisi olmak üzere, 34 tane savaş gemisi tespit ettiklerini açıkladılar. ABD Dış işleri bakanı Antony Blinken’in sık sık İsrail terörist yapıyı ziyaret etmesinin altındaki ihanet senaryolarını tahmin bile edemezsiniz. Blinken geçenlerde İsrail’e olan destekleri hakkında yine şunları açık açık söylemedi mi? “İsrail’in güvenliğine bağlılığımızı yineliyoruz. 7 Ekim 2023’den itibaren bunu pratik olarak uyguluyoruz. Bölgeye askeri varlığımızı kaydırdık. Bu varlık, tehdit değil bilakis caydırmak içinmiş… Her halde bu yalanlarına da dünya kamuoyunu inandırmak istiyorlar? Hemen arkasında şunları ekliyor: Eğer ki bir saldırı gerçekleşirse bunu önlemek için hazırız” demekle gerçek niyetlerini açığa vuruyorlar. “
“Artık uyanmanın ve yeryüzünü fitne ile dolduranlara cevap vermenin zamanıdır”
Batının şer ve fitne odakları mezhep ve meşrep taassubuyla Müslümanları birbirine düşürdüğünü belirten Yılmaz, “Batının, mezhep ve meşrep taassubuyla bizi birbirimize düşürmelerine de artık izin vermeyelim. Bakınız yıllardır batının şer ve fitne odakları; Şiilik ve Sünni’likle İslam âlemini birbirinden koparıp uzaklaştırdı? Artık uyanmanın ve yeryüzünü fitne ile dolduranlara cevap vermenin zamanıdır. Onlara gür sesimizle; size ne Şii’likten ve Sünni’likten diye haykırıp hadlerini bildirmeliyiz. Allah muhafaza, şayet Gazze düşerse tüm İslam coğrafyasının tehlike altında olduğunu unutmayalım. Öyleyse, Kudüs toprakları bir bütün olarak özgür oluncaya kadar, desteklerimizi sürdürmeliyiz.” ifadelerini kullandı.
“Gazze’deki soykırım talan ve yıkımı durdurun”
Yılmaz son olarak şunları söyledi: “Biz de buradan, Şanlıurfa’dan tüm dünya liderlerine sesleniyor ve diyoruz ki; eğer kalplerinizde hala merhamet adına, acıma hissi taşıyorsanız; toplanın ve ne pahasına olursa olsun; bir an önce Gazze’deki soykırım talan ve yıkımı durdurun. Durdurmak için, ne gerekiyorsa yapmaya çalışın, ama bunu kınamalarla değil güç ve kuvvetle birleşerek yapmaya çalışın! Şayet bunu yapmazsanız, sizde işlenen suçların ortağı olduğunuzu unutmayın… Davamızın sonu Allah’a hamd etmektir.” (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.