Selahaddin Ürük kabri başında anıldı

Selahaddin Ürük kabri başında anıldı
Hizbullah Cemaati'nin önde gelen isimlerinden Selahaddin (Sülhaddin) Ürük, yakınları ve sevenleri tarafından Mardin’in Mazıdağı ilçesinde bulunan kabri başında düzenlenen anma programı ile yâd edildi.

Hizbullah Cemaati’nin önde gelen isimlerinden Selahaddin Ürük, şehadet yıldönümünde Mardin’in Mazıdağı ilçesinde sevenleri ve yakınları tarafından yâd edildi.

Adana'nın Pozantı ilçesinde 2001 yılında düzenlenen bir baskında katledilen Hizbullah Cemaati'nin önde gelen isimlerinden Selahaddin (Sülhaddin) Ürük, yakınları ve sevenleri tarafından Mardin’in Mazıdağı ilçesinde bulunan kabri başında düzenlenen anma programı ile yâd edildi.

Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda, Ürük'ün yaşantısı ve örnek şahsiyeti hakkında konuşmalar yapıldı. HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bahattin Temel ile HÜDA PAR Kurucu Üyesi Fadıl Şani de düzenlenen programa iştirak etti.

Programda bir konuşma yapan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bahattin Temel, şehitlerin miras olarak bıraktığı davaya sahip çıkılması gerektiğini belirtti. Şehitlerin hayatlarıyla örnek olduğunu ifade eden Temel, şehitlerin üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirdiğini söyledi.

Konuşmasına duygu yüklü başlayan Temel, “Önceden de söylemiştim, bazı azizleri anlatmak bana çok zor geliyor. Bu şehitler bizim bir parçamızdı ve bizden koparak rablerine koştular. Onlar çok azizdiler, merttiler, bilgiliydiler ve başarılıydılar. Kardeşlerim şehitlerimizden bahsetmeliyiz, onları unutturmamalıyız.” dedi.

“Günümüzün gençleri aziz şehitlerin İlahi dava uğrunda azim ve gayretlerini görmüş olsaydı ‘Bunlar bu dünyanın insanları değildirler’ derdi”

Şehitlerin İslam davasını dert edindiğini ifade eden Temel, “Sahabeleri gören tabiinler, sahabelerden bahsedilmesi istendiğinde tabiin demiş ki; eğer sahabeler sizin bu halinizi görseydi ‘Bunlar Müslüman değildirler’ derlerdi. Eğer ki siz onları görseydiniz ‘Bunlar bu dünyanın ehli değildirler’ derdiniz. Allah şahittir, siz şahitsiniz ki şehitlerimiz çok fedakârdı. Bu insanlar aramızdan gittiler, rablerine ulaştılar. Bizleri geride bıraktılar. Onların durumu tabiinin sahabeler için kullandığı tarife benzer. Şayet günümüzün gençleri aziz şehitlerin ilahi dava uğrunda azim ve gayretlerini görmüş olsaydı ‘Bunlar bu dünyanın insanları değildirler’ derdi.” ifadelerini kullandı.

“Bu azizlerin elinden binlerce insan doğru yolu bulup bataklıktan kurtulmuştur”

Temel, sözlerinin devamında, "Peygamber Efendimiz Hz. Ali’ye ‘Ya Ali eğer senin elinden bir insan hidayet bulursa, senin için dünya ve içindeki nimetlerden daha hayırlıdır’ demiştir. Bakın bu azizlerin elinden binlerce insan doğru yolu bulup bataklıktan kurtulmuştur. Peygamberler ardından ailesine miras bırakmamıştır. Bu kardeşlerimiz de onlar gibi çocuklarına bir şey miras bırakmadılar. Bu azizler davalarını miras olarak bıraktılar. Bu miras bize bırakılmıştır ve mirası sahiplenmeliyiz. Eğer bu mirası sahiplenmezsek, bu büyük bir musibet olacaktır.” diye belirtti.

Programda bir konuşma yapan Gazeteci-Yazar Feyzullah Zerey de şehitlerin bıraktığı mirasa sahip çıkılması gerektiğine vurgu yaptı.

Şehitlerin davasının nesilden nesile miras bırakılacağını söyleyen Zerey,  “Her insan ölür gider, geride bir miras bırakır. Selahattin abi geride bizi ve sizleri bıraktı, ne mutlu ona. Geride bıraktığı mirasa bir bakın. Ey Selahattin abi baban sana ‘Bu çocuklarla ne işin var, kendi yaşıtlarınla mevkidaşlarınla dolaş’ demişti, sen ona ‘Bunlar bir gün büyüyecek davamın sahibi olacak demiştin.’ Evet, Selahattin Abi, senin yetiştirdiğin o insanlar seni unutmadılar, her sene seni rahmetle andıkları gibi, davana da sahip çıktılar, ne mutlu sana. Çünkü arkanda dev bir dava bıraktın, dünyaya adını yazdıran büyük bir dava. Kardeşlerim bizim davamız yeryüzünün en büyük davası, en ağır davasıdır. Yüce Rabbimiz kendi ihsanıyla bu yüce davayı omuzlarımıza indirdi. Biz buna şükretmeliyiz ve bu davayı azim ve gayretle taşıyabileceğiz. Selahattin Abi gibileri bu davada çığır açtılar, bizler o çığırda yürüyeceğiz ve bu bayrağı bizden sonraki nesillere vereceğiz.” ifadelerini kullandı.

“Uyumak bize haramdır!”

Ürük’ün geriye büyük bir nesil bıraktığına vurgu yapan Zerey, konuşmasına şöyle devam etti:

“Gençlere hitap ediyorum; bakın Selahattin abi 40, Abdulvahap Hoca 24, Hatip abi 42 yaşında bir davayı omuzladılar, yeryüzüne altın harflerle bir davayı bu yaşlarında yazdılar. Sizler de o küçük yaşınızda onlardan ders ve ibret çıkarın, ‘Ben de büyük adam olacağım, ben de tarihe adımı yazacağım, ben de bu büyük insanların yolunu sürdüreceğim’ diye azim ve gayret içerisinde olmamız gerekiyor. Benim yaşıtım olan kardeşlerim; bizler bu büyük medresede bu abimizin dizleri dibinde eğitim gördük. Onun hayatını şu davaya adadığını gördük. Bizler de onun gibi olmak zorundayız. Ey onun dizi önünde eğitim gören kardeşim uyumak bize haramdır! Biz onların bize bıraktığı mirasa ne zaman sahip çıkacağız. Hayat bir şekilde geçip gidiyor. Bakın bu dünyada büyük bir hizmet, büyük bir nesil bıraktılar. Lütfen onların davasını yerde bırakmayalım, onların davasını omuzlayalım.”

Anma programı, Selahaddin Ürük için kaleme alınan şiirin okunmasının ardından yapılan dua ile son buldu. (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.