Siirt'te Kutlu Doğum etkinliği düzenlendi

Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından Siirt'te Kutlu Doğum etkinliği düzenlendi.

Siirt Stadyumu'nda düzenlenen etkinliğe HÜDA PAR Siirt İl Başkanı Behcet Sevgili, AK Parti İl Başkanı Fuat Özgür Çalapkulu, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, aşiret reisleri ve kanaat önderleri katıldı.

Halit Sak ve Cengiz Tan'ın sunuculuğunu yaptığı etkinlik, Abdulkerim Saka'nın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Mevlithanların okuduğu Mevlid-i Şerifle devam eden etkinlikte Hidayet İlahi Grubu seslendirdiği ilahilerle halkı coşturdu.

Ardından Siirt Peygamber Sevdalıları Platformu kız ve erkek ilahi grubunun seslendirdiği ilahiler, halktan büyük beğeni aldı. Küçük kızlardan Fatma Güngör ve Meryem Tetik'in okuduğu şiir ise, duygusal anlar yaşattı.

Programda toplumsal sorunların çözümü noktasında önemli konulara değinen İttihad'ul Ulema Üyesi Molla Beşir Şimşek Türkçe bir konuşma, Molla Kerbela Şanlı ise Kürtçe bir konuşma yaptı.

Peygamber Efendimizin önderliğine dönmek zorundayız

Kurtuluş, huzur ve barışın tek çaresinin Resulullah'a uymakla gerçekleşebileceğini vurgulayan Molla Beşir Şimşek, "Bir kez daha İslam'a, bir kez daha Kur'an'a, bir kez daha Peygamber Efendimizin önderliğine dönmek zorundayız. Değerli Peygamber Sevdalıları, biz bunları sırf bir iddia olsun diye söylemiyoruz. Evet, bugün bu sıkıntılardan kurtulmak için çeşitli yollara başvurulduğunu da biliyoruz. Avrupa'nın, Rusya'nın, Amerika'nın kapısında hak ve adaletin dilendiğine şahitlik ediyoruz bu günlerde. Müslümanlara kan kusturan kafir ve zalimlerin kapısında bizler maalesef hak dileniyoruz, adalet dileniyoruz, barışı ve kardeşliği dilenen bir ümmet haline gelmişiz. Oysa bu aradıklarımızı nerde kaybettiğimizi hiç düşünmüyoruz. Hakkın, adaletin, şefkatin, merhametin, özgürlüğün ve barışın ancak Kur'an ve Peygamber ile olacağına inanmamız gerekiyor." dedi.

Kurtuluş için önce kendimizi değiştirmeliyiz

Kur'an'ın Allah'ın Resulüne insanları karalıklardan nura çıkarmak için indirildiğini ifade Şimşek, "Kardeşliği, huzuru, barışı başka yerlerde aramak vallahi imana zarardır. Hem Peygambere inandığını iddia edeceksin hem de kurtuluşu, özgürlüğü ve kardeşliği başka yerlerde arayacaksın! Bu büyük çelişkidir. Bir zaman geldi ki, bir millet kendilerine gelen vahye sırt çevirdiği için putlara tapar bir vaziyete geldi. Sonuç ne oldu? Bu millet Ebu Cehillerin, Ebu Leheblerin, Firavunların, Nemrutların zulmüne maruz kaldı, hür insanlar köle haline geldi, bütün değerler ayaklar altında çiğnendi. Allah'a kul iken putlara kul haline geldikleri için bu duruma düştüler. Sonra kendi hallerini değiştirmeye karar veren bu toplum tekrar gelen vahye ve gönderilen Peygambere kulak verdi. Kurtuluşun İslam'da olduğuna inanan bu halka, Allah bir kez daha merhamet etti. O halkı geçmişte Firavunların zulmünden  Musalar yoluyla kurtardığı gibi, Nemrutların zulmünden İbrahimlerle kurtardığı gibi bir kez daha o Arabistan halkını da Kur'an'ın ışığında ve Hz. Muhammed'in önderliğinde karalıklardan kurtardı. Demek ki kurtuluş için önce kendimizi değiştirmemiz lazımdır. Yoksa Allah adil yöneticileri bize gökten zembille indirmeyecek. Hem huzuru ve kardeşliği istediğini iddia eden hem de zulmü, zilleti ve nefreti kendilerine ahlak edinmiş kişileri lider, rehber, önder kabul edenler büyük bir yanılgı içindeler." diye belirtti.

"Bütün zaferlerimizin anahtarı tekbir sesleridir"

Molla Kerbela Şanlı ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "Bu gün tekbir ve salavatların günüdür. Ezanlarımız tekbirle başlar, kametlerimiz tekbirle başlar, namazlarımız tekbirle başlar, bayramlarımız tekbirle başlar. Bedir ve Hayber zaferini tekbirler sesleriyle kazandık. Kadisiye Savaşını tekbirlerle kazandık, tekbirlerle salladık Kisra Sarayı'nın tahtını. Allah-u Ekber sesleriyle Bizans, Kafkasya, İstanbul ve Diyarbakır'ı fethettik. Bu tekbir sesleriyle adalet, huzur ve barış geldi yeryüzüne. O yüzden bu gün de 'Allah-u Ekber' diyeceğiz. Biz Muhammed (as)'ın nesliyiz. O'nun sahabelerine teslim ettiği sancak bu gün artık bizim ellerimizdedir. Onların izinde giderek biz huzur, adalet ve barışı topraklarımızda hakim kılmak istiyoruz. Tekbir sesiyle tekrar çıktık yola. Allah'ın selamı bu uğurda kendi canlarını feda etme pahasına vazgeçmeyen Bedir ashabına, Uhud ashabına, Kerbela çölünde şehit düşen Hz. Hüseyin'e, Şehid Hasan el-Benna ve Seyid Kutub'a olsun."

Program Halit Sak'ın yaptığı duayla sona erdi. (İLKHA)