Şiwan Perwer Kudüs Mücadelesini Hiç Anlamamışsın!

Siyonist işgal rejiminin 10 Mayıs'ta başlattığı katliam serisine karşılık veren İslami Direniş, "Kudüs'ün Kılıcı" operasyonu ile karşılık verip nihayette Siyonistlere diz çöktürüp 'Ateşkes' ilan etmelerini sağladı. Şiwan Perwer ise Kudüs'e saldırıların Diyarbakır'da protesto edilmesini hazmedemedi.

Siyonist işgalcilerin Kudüs'te Şeyh Cerrah ve Mescid-i Aksa'da gerçekleştiği  saldırılar dünyanın birçok şehrinde protesto edildi.

Vicdan sahibi Hristiyanlardan sanatçısından akademisyenine... Geniş yelpazedeki bir kitle Müslümanlarla birlikte gösterilere katılarak Siyonistleri lanetledi.

Türkiye'de en gür seslerden biri de şüphesiz HÜDA PAR'ın  gerçekleştirdiği etkinlikler oldu-oluyor.

Kürdistan'ın dünyaca ünlü müzisyeni, Şivan Perwer'in İnstagram hesabından yayınladığı ve diğer sosyal medya platformlarında paylaşılan bir söyleşisinde Kürdistan'daki Müslümanların Kudüs konusundaki duyarlılığa tahammülsüzlüğünü "SEVİYESİNİ İYİCE DÜŞÜREREK" dile getirdi.

Şivan'ın Kürd milliyetçiliği, Kürdler arasında her ne kadar PKK çizgisinden ayrı tutulsa da ne yazık ki Müslümanların Kudüs duyarlılığı ile ilgili dile getirdiği tüm söylemler PKK argümanlarıyla bire bir aynı.

PKK'nin alışageldik "Beyin yakıcı" anlatımları var.

Mesela; 

-"Size ne Kudüs'ten, size ne Arakan'dan, oradan buradan? 

-"Siz önce kendi topraklarınızı işgalcilerin elinden kurtarın!"

-"Bize ne Kabe'den? Bizim Kabe'miz Amed'dir- Öcalan'dır!"...gibi tamamıyla din dışı İslam dışı söylemlerini maalesef yıllar içinde belli bir Kürd kitlesine bulaştırmayı başardı.

Şimdi Şivan Perwer'in anlatımına bakınca ne yazık ki onun da aynı hezeyanlarla coşkuya geldiğini görmek mümkün.

Ne diyor Şivan?

"-Diyarbakır'da toplanmışlar Kudüs Kudüs diyorlar!... Şengal için Kerkük için  ayağa kalkmadılar Kudüs için ayağa kalktılar...

-Eee ... sana ne Kudüs'ten?

-Senin Kudüs'ün Diyarbakır'dır."

Şivan bir anda büyük bir alim edasıyla İÇTİHATTA bulunarak; din konusunda da açıklamalarda bulunuyor ve "Toprağını bilmezsen öldüğünde Cehennemliksin!" diyor.

Daha vahimi  "Bu din anlayışı bak Kürdlere ne zararlar verdi?" diye taaccüble anlatıyor.

"Kudüs duyarlılığının bize ne menfaati var?" yorumu da ayrı bir gariplik.

Çünkü daha az önce büyük bir alim edasıyla konuşuyordu.

Oysa her Müslümanın gözünde ve gönlünde Kudüs'ün özgürlüğü hayali vardır.

Diyarbakır ve Gazze'yi birbirine benzetmesi de müspet veya menfi hangisi olursa olsun MİLLİYETÇİLK  İLLETİNİN  insanı nerelere savuracağının en güzel örneğini sunmuş oluyor.

Mescidi Aksa minarelerinde "EYNE SELAHADDİN" diye çağrı yapılırken SELAHADDİN'İN TORUNLARININ sessiz kalmasın istemesi de ANCAK MUZIR MİLLİYETÇİLİK olarak tarif edilebilir.

Şivan Perwer'in kullandığı aşağılayıcı dil konusunda da ancak "Herkes kendine yakışır tarzda  konuşur!" denilebilir.

Öyle ya; "Kap içindekini sızdırırmış"