Siyonist katillere Diyarbakır'dan lanet yağdı
Diyarbakır'daki İslami STK'lar tarafından düzenlenen yürüyüş ve basın açıklamasında Filistinlilere yönelik işgalci siyonistlerin katliamları telin edildi.
ABD'nin büyükelçiliğini işgal altındaki Filistin'in başkenti Kudüs'e taşımasını protesto etmek için Gazze Şeridi sınırında gerçekleştirilen protestolarda Siyonistlerin Filistinlilere yönelik katliamları Diyarbakır'daki İslami STK'lar tarafından düzenlenen yürüyüş ve basın açıklamasıyla telin edildi.
İstasyon meydanında toplanan halk, oluşturulan kortej eşliğinde yürüyüşe geçti. Yürüyüş esnasında sık sık ABD ve işgalci rejim aleyhine slogan atıldı, tekbirler getirildi.
Trafik Bahçesi'ne kadar devam eden yürüyüş burada yapılan basın açıklamasıyla sona erdi.
Basın açıklamasında öncesinde İslami STK'lar Yönetim Kurulu üyesi Yunus Memiş, bir selamlama konuşması yaptı.
Yarın, mübarek Ramazan'ın idrak edileceğini hatırlatan Memiş, böyle bir mübarek günün ırkçı emperyalizm tarafından kana bulandığını, işgalci rejimin katliam yaptığını belirtti.
Memiş, " ABD ve İsrail’in bu kararları göstere göstere uygulamaları karşılarında ciddi bir mukavemet göremedikleri içindir. ABD ve İsrail’in bu kararları göstere göstere uygulamaları karşılarında ciddi bir mukavemet göremedikleri içindir. 7 ay önce dünyanın baş belası Trump, ABD büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma kararını ilan ettiğinde, başta Türkiye olmak üzere İslam Ülkelerindeki tüm hükümetler gerçekçi bir tepki ortaya koysalardı ABD ve İsrail böyle bir uygulamaya cesaret edemezdi. Ancak İslam ülkelerindeki hükümetler, halkın tepkisini savuşturmak adına ekranlarda ABD ve israile çıkışıp kapalı kapılar ardında her türlü işbirliğini yaparlarsa elbette siyonizm bundan cesaret bulur." dedi.
Siyonist rejim ile barış ve adalet kelimelerini yan yana gelmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Memiş, "İsraile söz söylemek gereksizdir. İsrail sözden anlamaz. İsrail ancak güçten anlar. Bizim sözümüz, sitemimiz, serzenişimiz, kendi geleceklerini israille iyi ilişki kurmakta gören herkesedir. İslam ülkelerindeki hükümetlere işgalci israil ile işbirliği kötülük olarak yeter. İsrail bu topraklarda olduğu müddetçe bu coğrafyaya barış gelmeyecektir. Müslüman idareciler israille ilişkiyi ikbal meselesi olarak gördükleri müddetçe zalimlere karşı tek bir cesur adım atamayacaklardır." İfadelerini kullandı.
"Siyonistlerin başkenti Kudüs değil; cehennemin dibidir"
Memiş'in konuşmasının ardından basın açıklamasını STK'lar adına Mavi Marmara Gazisi Fikri Karavil okudu.
Açıklamasının başında, "Siyonistlerin başkenti Kudüs değil; cehennemin dibidir." diyen Karavil, "Sen onların dinlerine uymadıkça, Yahudi ve Hristiyanlar asla senden hoşnut olmazlar. De ki: 'Şüphesiz doğru yol, Allah'ın gösterdiği yoldur.' Eğer sana gelen bunca ilimden sonra onların istek ve arzularına uyacak olursan, senin için Allah'tan ne bir dost vardır ne de bir yardımcı." ayetine atıfta bulunarak Karavil, "Sessizliğimizden, suskunluğumuzdan, iç çatışmalarımızdan, ihtilaflarımızdan beslenen işgalci siyonistler, mukaddes Kudüs için direnen Gazze'de yine büyük bir katliam gerçekleştirdi." dedi.
Sadece İslam ümmeti için değil, insanlık için de büyük bir felaket olan siyonizmin, 70 yıldır Müslümanların ilk kıblesinin olduğu kutsal topraklarda büyük bir barbarlık sergilemekte olduğuna dikkat çeken Karavil, kadın-çocuk demeden işlenen katliamların, zorunlu göçlerin artık dayanılmaz bir duruma geldiğini belirtti.
"Tüm benliğimizle Müslüman kardeşlerimizin yanında olacağız"
Karavil, "Müslüman kardeşlerimiz acı içinde kıvranırken, bedenleri toprağa düşerken, bizim sessiz ve suskun kalmamız düşünülemez. Hem siyonistlerin zulmüne hem de İslam ülkelerinin zillet içerisindeki idarecilerinin takındığı tavra karşı başkaldırıyoruz. Ümmet adına bir avuç Müslümanın izzetli direnişini de sahipleniyoruz. Kudüs Fatihi Selahaddin-i Eyyubi'nin torunları olarak Kürdistan'dan şerefli direnişi selamlıyoruz. Ve buradan tüm dünyaya çağrıda bulunuyoruz. Yaşanan vahşete herkes sessiz kalsa da biz sessiz kalmayacağız, tüm benliğimizle Müslüman kardeşlerimizin yanında olacağız." ifadelerini kullandı.
"Bugün meydanlardayız, ama yarın cephelerde olacağız"
"Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler yaşanan insanlık dramını görmezden gelse de Arap Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı gerekli ve yeteri etkin tepkileri göstermezse de Müslüman milletler, sömürgeci ABD ve Siyonist işgalcilere karşı sesini yükseltmeye devam edecektir." diyen Karavil, şunları kaydetti: İslam düşmanları şunu bilsin ki, bugün meydanlardayız, ama yarın cephelerde olacağız. Bugün çığlığımıza sessiz kalanlar, pervasızca katliamlara devam edenler, yarın öfkemizle yüzleşeceklerdir. Dünden bugüne işlenen cinayetleri; dul kadınların, yetim kalan çocukların göz yaşlarını, acılarını unutmadığımızı, bugün işlenen vahşeti de unutmayacağımızı işgalci siyonistler ve onların hamisi olan mel'un Amerika, yakın bir zamanda yakinen görecektir. Siyonizmin tahakkümü muhakkak bitecek, zulmü son bulacak, yeni bir Hayber'i iliklerine kadar yaşayacaklardır."
"Artık dikkate alınmayan açıklamalar yapmaktan vazgeçin"
İslam ülkeleri idarecilerine de çağrıda bulunan Karavil, "Artık dikkate alınmayan açıklamalar yapmaktan vazgeçin. Etkin, caydırıcı adımlar atın. İşgal topraklarında var olan elçiliklerinizi kapatın ve kendi topraklarınızdaki Siyonist işgalcilerin eli kanlı elçiliklerini de sınır dışı edin. Çifte vatandaş olanları vatandaşlıktan çıkarın. Ekonomik ilişkileri bitirin. Zillet elbisesi olan askeri işbirliğine de son verin. " diye belirtti.
Yüzyıllarca çıkardıkları fitne ve bozgunculuk nedeniyle türlü bela ve musibetlere uğrayan israiloğullarının, bugün yaptıkları azgınlığın bedelini de ödeyeceğini söyleyen Karavil, bu durumun hem Kur'an'da hem Hazreti Muhammed'in hadislerinde müjdelendiğine işaret etti.
"Sakın umutsuzluğa düşmeyin… Mutlaka zaferle buluşacaksınız"
Karavil, "Kudüs'te, Gazze'de ümmetin şerefini ayakta tutan Müslüman kardeşlerimize de buradan sesleniyoruz. Sakın umutsuzluğa düşmeyin. Bugün içinde bulunduğunuz çetin durumun nihayetinde muhakkak zaferle buluşacaksınız. Akıttığını pak kanınız bu zaferi müjdelemektedir. Çığlıklarınız zülmün karanlığını yırtacak, sizi aziz kılacaktır. Muhakkak ki bir gün özgür Kudüs'te, Mescid-i Aksa'da hep birlikte rabbimize yönelip şükür secdesinde bulunacağız. Verdiğiniz mücadelelerden dolayı Allah ecrinizi katbekat verecektir. Allah yar ve yardımcınız olsun. Davamızın sonu Allah'a hamdetmektir." diyerek açıklamasına son verdi.
Basın açıklamasını Ulu Camii İmam Hatibi Osman Yağmur'un yaptığı dua ile son buldu.
Basın açıklamasına HÜDA PAR Genel İdare Kurulu üyesi Şeyhmus Tanrıkulu, HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Metin Kaya, AK Parti İl Başkanı Süleyman Serdar Budak, Saadet Partisi İl Başkanı Fesih Bozan, STK temsilcileri ve halk katıldı. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.