Suriyeli Türkmen yetkililer: "ABD teröristlerini ve silahlarını da beraberinde götürsün"
Yıllardır ABD’nin PYD’ye silah başta olmak üzere her türlü lojistik desteği verdiğini belirten Suriyeli Türkmen yetkililer, "ABD’liler çekilecekse çekilsin ama getirdikleri teröristleri ve silahlarını da beraberinde götürsünler." çağrısında bulundu.
ABD'nin Suriye kararından sonra aralarında aşiret ve kabile liderleri, 2 gün önce Halep’e bağlı Azez ilçesinde düzenlenen toplantı ile bir araya geldi.
Suriyeli aşiretler ve kabilelerin liderleri, ülkede kurumsal bir yapıya kavuşarak, ortak hareket edilmesi için düzenledikleri toplantıda ülkelerinde emparyalist ABD başta olmak üzere hiçbir uluslararası ülkeyi ve PKK/PYD/YPG ile DEAŞ’ı istemediklerini ve artık doğup büyüdükleri topraklarda huzur içerisinde yaşamak istediklerinin mesajını verdiler.
Emperyalist ABD’nin Suriye’den sözde çekilme kararını ve Suriyeli aşiretler ile kabilelerin Azez’de bir araya geldiği toplantıyı İLKHA’ya değerlendiren Suriyeli Türkmen yetkililer, Suriyeli tüm grupların artık ülkelerinde bir savaş istemediğini ve huzur içerisinde topraklarında yaşamak istediklerini söylediler.
Suriye’deki iç savaşın ardından ilk defa böyle bir toplantının gerçekleştirilmesinin önemli olduğuna da dikkat çeken Türkmen yetkililer, Suriye'nin farklı illerinden aşiretlerin ve kabilelerin temsilcilerinin bir araya gelmesinden duydukları memnuniyeti dile getirdiler.
Kurulan meclisin tüm Suriyeli aşiretleri temsil edeceğini belirten yetkililer, aşiret meclisi olarak bir an önce Suriye'yi doğru yola ulaştırmak için çaba göstereceklerini ve Suriye’nin geleceğini hep birlikte belirleyeceklerini söylediler.
Toplantıya katılan Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Dr. Muhammed Vecih Cuma, artık özgür bir hayat yaşamak ve PYD/YPG’den temizlenen bir bölge görmek istediklerini söyledi.
"Suriyeliler özgürce ve onurluca yaşamak istiyorlar"
Aşiretlerin Suriye halkının tabanını temsil eden bir oluşum olduğunu belirten Cuma, "Suriye'deki aşiretler, her yerde varlar. Suriye halkının hemen hemen çok büyük bir kesimini temsil ediyorlar. Bu aşiretlerin liderleri bir araya geldiler. Bu toplantıdan bir mesaj çıkacak. Suriye halkı birdir, beraberdir ve aynı zamanda istekleri de geleceğe dair bakış acıları da birdir. Yani Suriyeliler özgürce ve onurluca yaşamak istiyorlar." dedi.
"Bu insanlar artık huzurlarına kavuşsun istiyoruz"
Suriyelilerin kendi topraklarında huzur içerisinde yaşamak istediklerini belirten Cuma, "Bu insanlar, özgürlüklerine kavuştularsa Fırat kalkanı ve Zeytin Dalı hareketi sayesinde özgürlüklerine kavuştular. Aynı zamanda bunu gerçekleştiren tabi ki de TSK ve ÖSO ile beraber bu bölgeyi özgürleştirdiler. Aynı zamanda da bu insanlar, ‘biz Menbiç’e de Fırat’ın doğusuna da girelim’ diyorlar. Çünkü o bölgedeki insanlar bizim kardeşlerimiz, akrabalarımız. Onların bu zulmü bitsin ve bu insanlar artık huzurlarına kavuşsun, terör örgütlerinden bu insanları artık kurtaralım. Herkes Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasının gerçekleşmesini istiyor. Biz, o bölgedeki insanlarla iletişim halindeyiz. Oradaki insanlar bizimle iletişim halindeler. Bir an önce Fırat’ın doğusuna operasyonun gerçekleşmesini istiyorlar." diye konuştu.
"Suriyeliler dünyaya; ‘terör örgütlerinden kurtulmak istiyoruz’ mesajını veriyorlar"
Suriye’deki iç savaşın ardından ilk defa böyle bir toplantının gerçekleştirildiğine de işaret eden Cuma, şunları söyledi:
"Bu toplantıdan önce bu şekilde toplantılar yapılmıyordu. Çünkü böyle bir imkân yoktu. Esed de böyle bir toplantıya izin vermezdi. DEAŞ ve PKK’da böyle bir toplantıya izin vermezdiler. Ama şimdi insanlar özgürlüğün tadını biliyor. Artık istedikleri gibi kendilerini ifade edebiliyorlar ve aynı zamanda buradan dünyaya da ‘Biz Suriyeliler olarak bu terör örgütlerinden kurtulmak istiyoruz’ mesajını da veriyorlar. Bizler, Esed’ten de kurtulmak istiyoruz. Aynı zamanda da Türkiye devletine teşekkür ediyoruz. Çünkü daha önce bu bölgede DEAŞ vardı. DEAŞ bu insanlara çok büyük zulümler yaptı. Bu insanlar, artık bu gerçekleşen huzur için de teşekkür ediyorlar ve bunun devamını istiyorlar. Devamı da Allah'ın izniyle Menbiç ve Fırat’ın doğusu olacak."
"PKK/PYD büyük bir panik içerisindeler"
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Fırat’ın doğusuna operasyon açıklamasının ardından bölgedeki insanların ikiye bölündüğünü belirten Cuma, "Bir taraf PKK/PYD ve bunların oyunlarına gelen taraflar ve bunlar büyük bir panik içindeler, şu anda köşeye sıkışmışlar, bir şey yapamıyorlar. Çünkü bakıyorlar insanlar kendilerini sevmiyor, istemiyor. Onların zulmüne uğrayan insanlar artık onların karşısına çıkıyorlar. Bunun için büyük bir panik içerisindeler. Aynı zamanda da diğer kesim de seviniyor. Bu operasyonun bir an önce gerçekleşmesini bekliyor. Çünkü bu teröristlerden kurtulmak istiyorlar. Üçüncü bir kesim var, o da bizleriz. Yani kendi bölgemizden zorunlu olarak tecir edildik. Bölgelerimizde ve evlerimizde yaşamıyoruz. Biz bir an önce evlerimize, vatanımıza, yurdumuza dönmek istiyoruz. Aynı zamanda da böyle bir toplantıda öyle bir şey çıkacak ki Suriye'yi ve Fırat’ın doğusuna, Menbiç’e, Fırat kalkanı ve zeytin dalı harekâtlarındaki bölgelerdeki insanlar gibi bu bölgenin insanları bu bölgeyi yönetecekler. Bu da çok önemlidir. Bu insanlarda huzur içerisinde yaşamak istiyorlar."
"Suriyeliler olarak huzur içerisinde yaşamak istiyoruz"
Yıllardır ABD’nin PYD/PKK’ye silah başta olmak üzere her türlü lojistik desteği verdiğini belirten Cuma, "ABD’liler çekilecekse çekilsin ama getirdikleri teröristleri de ve silahları da beraberinde götürsünler" diyerek şöyle konuştu:
"Herkes şimdi Amerika'nın bu bölgeden çekileceğini konuşuyor. Biz hiçbir zaman ABD’ye güvenmedik. Çünkü ABD’liler bu teröristleri buraya getirdi, silahlandırdı, besledi ve siyasi destekte verdi. Her türlü desteği verdi. Bunları bize karşı kullandı. Bizlere zülüm ettiler. Bizim vatanımızı parçalamak istediler. Böyle bir planları vardı. Amerikalılar çekilecekse çekilsinler ama getirdikleri teröristleri de ve silahları da beraberinde götürsünler. Çünkü bizler, Suriyeliler olarak artık huzur içerisinde yaşamak istiyoruz. Bizim silaha ihtiyacımız yoktur. Kesinlikle Amerika'ya güvenmiyoruz. Çünkü bugün yaşadığımız birçok sorunun sebebi Amerika'dır. Çünkü bu teröristleri getiren, besleyen ve silahlandıran Amerika'dır."
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Abdurrahman Mustafa da bu süreçten sonra bölgenin kalkınması için daha büyük bir çaba sarf edeceklerini söyledi.
"Suriye'nin yoğun bir nüfusunu aşiretler temsil etmektedir"
Aşiretlerin Suriye'de çok önemli olduğunun altını çizen Mustafa, "Suriye’de aşiretlerin aynı zamanda tarihi bir geçmişi de vardır. Daha önce de Fransız sömürgesinde aşiretler büyük bir mücadele verdiler. Suriye'nin yoğun bir nüfusunu aşiretler temsil etmektedir. Özellikle de Suriye'nin kuzeyinde ve ‘cezire bölgesi’ dediğimiz kuzey doğusunda da aşiretler mevcuttur." dedi.
"Aşiretlerin bir araya gelmesi bu süreçte önemlidir"
Suriye’deki iç savaşın ardından aşiretlerin dağınık bir şekilde olduğunu belirten Mustafa, "Biliyorsunuz rejim yıllardır Suriye'nin nasıl nüfus dokusunu bozduysa aşiretlerin de dokusunu bozmuştur. Bugün de aşiretlerin bir araya gelerek kendi liderlerini seçmesi ve bir şura meclisi oluşturması elbette önemlidir. Özellikle de önemli bir süreçten geçiyoruz. Burada toplanan aşiretlerin ve kabilelerin birçoğunun da bölgeleri PYD/PKK işgali altındadır. Haseki, Deyrizor ve Rakka bölgesinde ki gibi diğer bölgelerde var. Oradaki Kürd kardeşlerimiz de Türkmen kardeşlerimizde aşiretlere bağlıdırlar. Dolayısıyla bugün bir araya gelip bir çatı altında toplanmaları, Suriye koalisyonu olarak biz zaten buna çalışıyorduk. Nasıl bir ulusal ordu oluşturduysak, bugün de bu aşiretlerin bir araya gelmesi tabi ki bu süreçte önemlidir." diye konuştu.
"Suriye’de hiçbir terör örgütünü istemiyoruz"
Suriye topraklarında PYD/YPG ve DEAŞ’ı istemediklerini belirten Mustafa, "Biz zaten rejime karşı da ayaklandığımızda onurlu, özgür ve demokratik bir Suriye ve Suriye halkının tamamının da bu haklarını savunacak bir yönetime ile yönetilmesi için bir araya geldik. Tabi ki biz Suriye’de hiçbir terör örgütünü istemiyoruz. DEAŞ başta olmak üzere El-Kaide bağlantılı olanlar, PKK terör örgütü ile bağlantılı olanları da istemiyoruz. Dolayısıyla da bir an önce bunların temizlenmesi gerekiyor. Bu terör sorunu da sadece biz Suriye halkının veya Türkiye Cumhuriyeti Devletinin sorunu değil, terör bir uluslararası sorundur. Şu dünyaya bir tehlike saçıyor. Bunun bir an önce temizlenmesi tabii ki çok önem arz ediyor." şeklinde konuştu.
"Suriye halkı ile birlikte hareket edilmesi lazım"
Ne PYD’nin ne de rejimin birbirleri ile olan ilişkilerini hiçbir zaman kesmediklerini de belirten Mustafa, "Her zaman için terör örgütleri, zaten dış kaynakları olmamış olsalar yaşamazlar. Ama bugün ABD'nin çekilmesiyle artık diğerlerinin de bunu yapmamaları lazım. Hiçbir ülke terör örgütleri ile bir stratejik ittifak yapmaz. Dolayısıyla bu ittifaklar geçicidir. Suriye halkı ile birlikte hareket edilmesi lazım. Suriye muhalefeti ile birlikte hareket edilmesi lazım." diye belirtti.
Yüksek Aşiretler Konseyi Senato Başkan Yardımcısı Halid Alhaj Abdulgani ise tarih boyunca Suriye'de güçlü bir nüfuza sahip olan aşiretlerin, ülkenin siyasi, iktisadi ve toplumsal yaşamında önemli roller oynadığına dikkat çekti.
"Amacımız; saflarımızı sıklaştırmak ve Suriye’yi birlikte inşa etmek"
Azez’de yoğun katılımla gerçekleşen toplantının önemine dikkat çeken Abdulgani, "Suriye'de 42 tane kabile ve aşiret var. 24 tane Türkmen aşiret var. Bunlarla birlikte Alevisi, gürcüsü ve hepsi de toplandı. Amacımız burada saflarımızı sıklaştırmak ve Suriye’yi birlikte inşa etmek. Ama çok yakın zamanda bu seçilen insanlar, tabi bunların medya ve siyasi ofisleri var. Yeni seçilen başkanların toplantısı en yakın zamanda olup bunu Suriye topraklarına yansıtmak için yeni talimatlar ve kararlar alabilmek için de toplantımız olacaktır." dedi.
"YPG’nin içinde kopuşlar başlamıştır"
Toplantının yansımalarının kendilerine toplantıdan önce ulaştığını belirten Abdulgani, "Bu konsey bir ay önce ne zaman toplanacağını ilan etti, Fırat’ın doğusunda YPG’nin içindeki Arap aşiretlerine ait bir liderlik var, onlardan kopuşlar başlamıştır. Aşiretine dönenler çok yakın zamanda ‘Suriye Demokratik Güçleri’ diye adlandırılan hepsi tekrar aşiretlerine dönecekler. Aşiretin safında yer alıp YPG/PKK ve diğer terör örgütlerine karşı savaşacaklar." ifadelerini kullandı.
"Amerika çekilmeden önce güçlendirilmiş terör örgütlerini bırakmaktadır"
Abdulgani, "Amerika Suriye'den çekilebilir. Suriye’den önce Afganistan'dan çekildi ve Irak’tan çekildi. Amerika çekilmeden önce oraya bir kuyruk bırakır ve oraya da güçlendirilmiş olan terör örgütlerini bırakmaktadır. Aynen şu an burada YPG/PKK’yı bıraktı. Afganistan'da başka terörleri bıraktı. Burada aslında Amerika çekildi ama orası temizlenmezse Amerika’nın çekilmesin hiçbir faydası yoktur. Burayı Türkiye askerleri ile birlikte ÖSO yakın zamanda orayı temizlerse o zaman Amerika'nın çekilmesinden meyvesini yeriz." diye konuştu. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.