TESSEP: Müslüman girişimciler acilen Allah'ın rızasına uygun tesettür ürünleri üretmeli

TESSEP: Müslüman girişimciler acilen Allah'ın rızasına uygun tesettür ürünleri üretmeli
​İslami ölçülere uygun kıyafetlerin bulunamaması veya çok pahalı satılmasına ilişkin konuşan TESSEP Yönetim Kurulu Üyesi Rumeysa Demir, Müslüman girişimcilerin acilen modadan uzak, Allah'ın rızasına uygun ürünler üretmeleri gerektiğini söyledi.

Toplumun her yönüyle yozlaşmaya başladığı ve neredeyse tüm tüketim malzemelerin artık hazır satıldığı bir dönemde, tesettür teriminin de içi maalesef moda adı altında veya hazır giyimin sunduğu ürünler sebebiyle ciddi manada boşaltıldı.

Tesettürlü bayanların Allah'ın rızasına uygun tesettür ürünlerini bulmakta zorlandığı bu dönemde, ya hazır giyimin sundukları ile yetinmek zorunda kalıyor ya da kendi istediği ürünleri bulduğunda ise maalesef çok pahalı satıldığı için alamıyor.

"Mağazalar talebini karşılamıyor"

Tesettür giyiminde yaşanan sıkıntılara ilişkin İLKHA muhabirine konuşan Tesettür Seferberliği Platformu Yönetim Kurulu Üyesi Rumeysa Demir, "Tesettürlü insanların tesettüre uygun, Allah Teâlâ'nın biz müminlerden istediği ölçülerde ve nitelikte kıyafet bulması zorlaştı. Geniş, vücut hatlarını belli etmeyen, dikkat çekmeyen giysilerin satıldığı mağaza sayısı bir elin parmağını geçmeyecek kadar az. Bu nedenle çoğu tesettürlü insan hazır giyim sektörünün raflara, vitrinlere yerleştirdiği kıyafetlere mecbur bırakılıyor. Tesettürlü bir kadının sosyal ve özel alanlarda, gündelik veya özel merasimlerinde giymek istediği nitelikteki kıyafet ihtiyacını karşılaması çok meşakkatli bir hale geldi. Tesettürlü bir kadın herhangi bir mağazaya girdiğinde ve böyle bir talepte bulunduğunda çoğu kez bu talep karşılanamıyor. Niye yok? diye bir soru sorulduğunda 'talep neyse o üretiliyor' gibi cevaplar veriliyor. Bu gibi ihtiyaçları karşılaması beklenen tesettür kıyafetleri sektöründe ise ya yozlaşmış bir tesettür anlayışıyla daha çok popüler trendleri önceleyen kıyafetler arzı endam ediyor veya varsa da fahiş fiyatlarla satılıyor. Öyle ki, bir çarşaf, ferace, büyük başörtüsü, elbise gibi tesettür kıyafetleri özel tasarım ürünü misali bir evin aylık gelirinin kayda değer bir bölümüne denk düşebiliyor." dedi.

"Tesettürün kuralları nettir: Sosyal medyada topluma benimsetilen kadın giyimleri ne tesettüre ne de tesettürsüz kalıbına sığmıyor"

Demir, "Dünyada ve Türkiye'de yaşanan ekonomik sıkıntıları da baz alarak şunu rahatlıkla söyleyebiliriz, sırf bu nedenlerden dolayı bile tesettür giyimindense hazır giyim sektörünün daha uygun bir şekilde pazarladığı nitelikten, vakardan uzak, basit ve bayağı kıyafetlere rağbet edilebiliyor. Çocuk giyiminde de maalesef ki bu böyle. Çoğu anne, kızına, oğluna tesettür ilkelerine uygun kıyafet bulamadığından, maddi ve manevi olarak pes edip bu şekilde hareket edebiliyor. Bu sebeple gün geçtikçe dikkat çeken, hatları belli eden, vücudun görünmemesi gereken kısımları kapatmayan kıyafetler hem ev içi hem dış kıyafetler açısından daha çok tercih edilir oldu. Tesettürlü kadınlara pullu payetli iç gösteren dar kıyafetler rahatlıkla satılıyor. Bunda moda sektörünün, sosyal medyada tesettürlü olarak lanse ettiği ve fakat içi boşaltılmış bir tesettür anlayışıyla, tesettürlü kadınların kıyafet tercihlerine yön veren kişilerin payı oldukça fazla. Tesettür bir farz iken onu bir tarz ve para kazanma kaynağı olarak görüp bu işi yapan kişiler son zamanlarda oldukça popüler bir cümle kuruyorlar 'biz tesettürlü değil muhafazakâr giyimliyiz' mottosu ile yola çıkan, binlerce insanın tesettürlü diye takip ettiği sayfalar, bir zaman sonra topluma empoze ettikleri kadın giyimleri ne tesettüre ne de tesettürsüz kalıbına sığmamaya başladı. Bu durum normalleşti ve toplum bunu kanıksadı. Tesettüre uygun giyinen kişilere ise 'siz çok abartıyorsunuz veya takvalı giyiniyorsunuz' deniyor. Lakin haramlardan azami derecede sakınmak için Allah'ın farz sınırlarının bir üst mertebesini, ilerisini yapabilmek takva boyutudur. Oysa tesettürün takva boyutunda olmayan, her iman eden kadın için farz olan sınırları ve kuralları nettir. Bu nedenle saçın, bileklerin, ince ve dar giyinmek suretiyle hatların görünmesi ve beğenilme duygu ve düşüncesiyle giyilen kıyafetler, Nur suresi 31. ayet ve Ahzab suresi 59. ayeti olan tesettür ayetlerinin kapsamı dışında kalıyor." diye konuştu.

"Müslüman girişimciler acilen Allah'ın rızasına uygun ve pahalı etiketlerle satılmayan tesettür ürünleri üretmeli"

Tesettürde yaşanan sorunların giderilmesi ve talebe uygun arzın oluşturulması adına Müslüman girişimcilere çağrı yapan Demir, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"Ünlü moda dergilerinden esinlenerek mağazalarda satışa çıkarılan kıyafetlerle, başa takılan küçük bir örtüyle tesettürlü olunmuyor. Toplumda doğru tesettür kıyafeti aramak bunun peşine düşmek biz müminlerin görevidir. Herkes böyle giyiniyor, herkes bunları alıyor diye bizde bu yanlış yola revan olup, yozlaşma yolunda giden bu kervanı normal görmemeliyiz. Ancak, doğru tesettürü tatbik etmek isteyen kardeşlerimizin de bütçelerine ve farz ölçülere uygun tesettür kıyafetlerini bulamamaktan şikâyet ettiği herkesçe malum ve bu sektörde büyük bir açıklık olduğu aşikârdır. Tesettür sınırlarına uygun, Allah'ın hoşnut olacağı hem ev kıyafeti hem de dış kıyafet üretimi az ve yapılanlarda fahiş fiyatlarda olmaya devam ederse bu açık giderek büyüyecektir. Müslüman girişimcilerin bu gidişata dur deyip birilerinin belirlediği 'moda, tarz, beğeni' algılarını kırıp, Allah'ı memnun etmek üzere kurulu bir sektör oluşturması çok büyük ve acil bir ihtiyaçtır. Üzerine fahiş etiketler yapıştırmadan değeri kadar ve gerçekten tesettüre uygun kıyafetlerin üretimi arttırılmalı ve alma imkânı sağlanmalıdır. Müslüman kadınlar doğru tesettür kıyafetlerini istemekte azimli davranarak talep konusunda, Müslüman üreticilerde uygun fiyatta doğru tesettür kıyafetlerini arz ederek, arz etme konusunda, Kapitalizm çarklarını çeviren, moda sektörünü besleyen değil, Allah'ın razı olacağı bir arz, talep dengesi oluşturabilirler. Bu her iki taraf içinde rahmet ve bereket vesilesi olacaktır." (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.