Ticaret Bakanlığı önünde "İsraille ticaret, Filistin'e İhanet" temasıyla basın açıklaması düzenlendi
İşgalci siyonistlerin Gazze’deki işgal ve katliamlarına karşı Filistin halkının haklı direnişini desteklemek için farklı illerde duyarlı insanlar meydanlara inerek "İsraille ticaret, Filistin'e İhanet" temalı eylemler düzenlendi. Başkent Ankara'da da Ticaret Bakanlığı önünde basın açıklaması düzenlendi.
Yapılan çağrıda eylemlerin amacının işgalci ve soykırımcı siyonistlerle devam eden ticaretin sonlandırılması, diplomatik ilişkilerin kesilmesi ve işgalcileri koruyan üslerin kapatılmasını sağlamak olduğu belirtildi.
Başta Ankara olmak üzere 30 merkezde basın açıklaması yapıldı. Sık sık tekbirlerin getirildiği basın açıklamasında "HAMAS'a selam direnişe devam!", "Nehirden denize özgür Filistin", "İsraille ticaret Filistin'e İhanet!", "Limanlar siyonizme kapatılsın!" ve "Siyonistler yenilecek, direnen Filistin kazanacak!" gibi sloganlar atıldı.
Birçok aktivistin katıldığı basın açıklaması grup adına Harun Özkarakaş, okudu.
Gazze'de çocukların açlıktan öldüğünü belirten Özkarakaş, "İsrailin Gazze’de sürdürdüğü soykırımın 159. günündeyiz. Filistin’de işgal ve katliamlar dün başlamadı, neredeyse yüz yıldır devam ediyor. Gazze, 17 yıldır etrafı duvarlarla örülü, kuşatma altında tutulan bir toplama kampı. İsrail ve onun batılı destekçileri Gazze'de 5 aydır eşi benzeri görülmemiş bir soykırım uyguluyor. Tarihte belki de ilk kez bir soykırım, bizzat soykırıma uğrayan insanların kameralarından tüm dünyanın gözü önünde canlı canlı seyrediliyor. Haklar, hukuklar, iyi ve güzel olan ne varsa bombalanıyor, yağmalanıyor, katlediliyor, yerle yeksan ediliyor. Çok açık ve ağır savaş suçları her gün işlenmeye devam ediliyor. Durum o denli vahim ki israil, Birleşmiş Milletler'in yargı organı olan Uluslararası Adalet Divanı’nda sanık sandalyesinde ve soykırım suçu işlemekten ötürü yargılanıyor. İsrail buna rağmen insanları katletmeye, hız kesmeden devam ediyor." dedi.
"israille tüm ilişkiler resmen ve fiilen kesilmelidir"
İşgalci Siyonistlerin insanlıktan nasibini almamış ve insanlığa karşı işlenebilecek her türlü suçu işlemiş vahşi bir terör örgütü olduğunu ve eli kanlı seri katiller tarafından yönetilmekte olduğunu dile getiren Özkarakaş, devamında şunları aktardı:
"Soykırım suçu işlemekten ötürü sadece sanık değil çoktan mahkûm olmuştur; dünyanın dört bir yanında, her dilden ve dinden halkların gözünde.Bugün, Türkiye'nin en az 20 şehrinde, burada olduğu gibi haktan, adaletten, özgürlükten, insanlık onurundan, mazlum Filistin ve Gazze halkından yana olanlar olarak toplanmış bulunuyoruz. Amacımız çok açık, çağrımız çok nettir. Türkiye'yi yöneten iktidar tavır değiştirmeli ve sadece lafta kalmayan, sözde değil özde soykırıma karşı olmalı ve Filistin halkının yanında durmalıdır. Türkiye’deki sivil toplum kuruluşları, kanaat önderleri artık Filistin hamasetini kesmeli; israili besleyenleri, Gazze’deki katliamın yerli işbirlikçilerini ve onları kollayanları açığa çıkaracak eylemlere girişmelidir.İsrail barbarlığı, işgali, soykırımı engellenemiyorsa hiç olmazsa israille tüm ilişkiler resmen ve fiilen kesilmelidir. Sınırlar, limanlar, hava sahası Siyonist rejime kapatılmalıdır. Aksi durum, 6 aydır içeriden net bir şekilde görüldüğü gibi insanlığa karşı işlenmiş en ağır suça, soykırım suçuna ortaklık; ağır bir utanç, günah ve vebaldir. Bilinmelidir ki biz buna razı değiliz. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 24 Şubat günü bir mitingde şunları söylemişti: 'Tam 140 gündür israilin işlediği insanlık suçlarını sadece seyrediyorlar. Kameralar önünde israili eleştirip arkadan israile her tür desteği veriyorlar.' Burada şu gerçekle artık yüzleşmeliyiz: Açıktır ki bugüne kadar Türkiye’nin sergilediği performansın bu söylenenlerden hiçbir farkı yok. İktidarın yaptığı eleştiri kendi yönetiminin de durumunu ortaya koyuyor! Ülke olarak bu soykırım sürecinin bir parçası, destekçisi ya da en hafif tabirle seyircisi olmamak için atılması gereken acil ve somut adımlar tüm açıklığıyla önümüzde durmaktadır. Ne var ki bugüne kadar bu doğrultuda hiçbir somut bir adım atılmadı. Bu adımların atılması için en büyük yetki ve sorumluluk ülke yönetimini elinde bulunduranlardadır. Meydanlarda Gazze için slogan atan siyasiler, sözde yardım seferberliği düzenleyen sermaye sahipleri ve sermayeyi koruyan STK’lar bu ihaneti, bu iş birliğini hiçbir biçimde konuşmadılar."
"İsraille ticaret, Filistin için ihanettir"
İsraille ticaret Filistin'e ihanet olduğunu anımsatan Özkarakaş, "Evet, 'israille ticaret, Filistin için ihanettir!' diyoruz. Tam beş aydır Türkiye’de düzenlenen büyük ve kitlesel eylemlerde bu ses, bu slogan kitleselleştirilmedi. Bu ihanet örtülmek istendi! Buradan, 'Hiçbir istisna koymadan söylüyorum: Gazze’deki zulmü durdurmak için elimizdeki tüm imkânları kullanacağız!' diyen cumhurbaşkanına ve iktidar sahiplerine sesleniyoruz. Türkiye’nin soykırıma karşı -gecikmeli de olsa- Gazze’nin yanında durabilmesi için acilen atılması gereken net, somut adımlar derhâl uygulanmalıdır! Beş aydır seyrettiğiniz soykırımı engellemek için somut adımlar atın! İhanete varan ticareti, soykırımdan rant koparıp servet büyütenleri, bunlara göz yuman muktedirleri artık biz seyretmeyeceğiz! Çağrımız çok açık: Acil bir eylem planı derhâl devreye girsin! Ya Gazze için slogan atmayı bırakıp bu utançla susun, ya da gerçek adımlar atın! İnsanlığa karşı savaş açmış ve soykırım suçuyla damgalanmış israilin karşısında ve mazlum Filistin halkı ile dayanışma içerisinde gerçekten yer alıyorsanız şu üç maddelik eylem plânını hemen uygulayın: ilk olarak, insani yardımların israilin kontrolüne ve kısıtlamasına tâbi olmadan Gazze’nin her yerine kesintisiz ve yeterli düzeyde ulaştırılması için her yola başvurulmalıdır. Savaşın başından beri israil gıda, su, elektik, sağlık hizmetleri gibi temel insani ihtiyaçlardan Gazze halkını mahrum bırakarak bunları soykırımın araçları olarak kullanıyor. Gazze’den, açlıktan ölen insanların haberleri geliyor; dehşet verici, vahim bir süreç yaşanıyor. İnsan idrakinin kabul edemeyeceği bir insani kriz, bir vahşetle karşı karşıyayız. 29 Şubat sabahı, uzun zamandır yardım girmeyen Gazze’nin kuzeyine sınırlı sayıda yardım tırı giriş yaptı. Tırlardan yardım almak üzere hareket eden binlerce insan, israilin keskin nişancılarının ve bombalarının hedefi oldu. Yani açlıktan ölme sınırına gelen binlerce insan, yiyeceğe ulaşma umuduyla sokağa çıktığında İsrail, insanlıkla dalga geçercesine bir katliam daha gerçekleştirdi." ifadelerine yer verdi.
"Duamız ve çabamız nehirden denize özgür Filistin'dir"
Son olarak Özkarakaş, "Direnen ve bu haklı mücadeleyi meydanlara taşıyan tüm vicdanlı insanları selamlıyoruz! HAMAS'a selam direnişe devam! Duamız ve çabamız nehirden denize özgür Filistin'dir. İsraille Ticaret Filistin'e İhanet! Limanlar siyonizme kapatılsın! Siyonistler yenilecek, direnen Filistin kazanacak!" şeklinde belirtti. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.