Traktör faciasından geriye gözyaşı ve hayaller kaldı

Traktör faciasından geriye gözyaşı ve hayaller kaldı
Sakarya'nın Hendek ilçesinde işçileri taşıyan traktörün sürücüsünün direksiyon hâkimiyetini kaybetmesi sonucu devrilerek dereye düşmesiyle meydana gelen elim kazadan geriye gözyaşı ve yıllardır umutla beslenen hayaller kaldı.

​Sakarya’daki elim kazada eşini ve kızını kaybeden Leyla Boz, gözyaşları içinde fındık toplamaya eşinin hayali olan evi yapmak için gittiklerini söyledi.

Kimisi ekmek parası kazanmak, kimisi ailelerine destek olmak, kimisi eğitim masraflarını karşılamak, kimisi de hayallerini gerçekleştirmek için fındık toplaya giderek alın teriyle çalışırken yaşamlarını yitiren işçilerin hayat hikâyeleri de yürek burkuyor.

Eşi Faruk (38) ve Gülistan (18) adında kızını kaybeden Leyla Boz, fındık toplamaya eşinin hayali olan evi yapmak için gittiklerini söyledi.

“Gittiğimize pişman olmuştuk ama dönmek kısmet olmadı”

Kazada 4 çocuğunun da yaralandığını hatırlatan anne Boz, şunları söyledi: “15 gün önce eşim ve çocuklarımla fındık toplamaya gitmiştik. Eşim ‘yaşlanmadan önce çocuklarım ev sahibi olsun, onlara yeni bir ev yapayım, çocuklarım kimseye muhtaç olmasın.’ diyordu. Fakir olduğumuz için gittik. Ben çadırda kalıyordum onlara yemek yapıyordum. Kızım Gülistan’ın eli hepsi yara olmuştu, öyle işlerde çalışmamıştı. Orada ki yaşam şartı çok zordu. Eşim diyordu ‘sanki savaşa gelmişiz.’ Bu nasıl hayattır? Eşim gittiğimize pişman olmuştu. Çavuşa ‘Hesabımı kes çocuklarımı perişan ettim, döneceğiz’ dedi ama kısmet olmadı dönemedi. Birde traktör bozukmuş, ona vermişler. Akşam eşim patronu aradı. ‘Araba bozuk’ dedi. Onlar ise ‘yok dediler, onları götüreceksin.’ dediler. Kızım ile eşim vefat etti, 4 çocuğum da yaralandı. Ben ve küçük oğlum Onur traktörde olmadığımız için bize bir şey olmadı. Bilmiyorduk, bu felaketin önümüze geleceğini bilseydik gitmezdik. Kızım ‘baba gitmeyelim’ diyordu. Demek ki kader bizi oraya sürükledi.”

“Ev yapma hayali yarım kaldı”

Çocuklarının başlarını sokacağı bir evlerinin olmasını isteyen anne Boz, vefat eden kızının okula gitmediğini, bu yüzden kurslara giderek meslek sahibi olması için çalıştığını söyledi. Boz, “Kızım kuaförlük kursuna gidiyordu ‘okul okuyamadım, bari bir meslek sahibi olayım’ diyordu. Diğer çocuklarım okula gidiyordu. 3 erkek ve 3 kızımız vardı. Eşimin ev yapma hayali vardı, çocuklarımızın geleceği için ama hayali yarım kaldı. Çalışıyordu, geçimimizi zor yapıyorduk. Çocuklarımız küçük, maddi durumumuz düşüktür. Yetkililer bizi maaşa bağlasınlar, bize bir ev yapsınlar. Çocuklarımın başını sokacak bir evi olsun. Eşim gitti gözü arkada kalmasın. Yetkililer sesimizi duysun, bize yardımcı olsunlar.” dedi.

“Cenazesini görmeden inanmadık”

Olayı duyduklarında yıkıldıklarını ve kardeşinin cenazesini görmeden inanamadıklarını ifade eden Faruk Boz’un kardeşi Çetin Boz, şunları söyledi: “Ağabeyim 15 gün önce Sakarya Hendek’e fındık toplamaya gittiler. O gün biz işe gitmiştik, haberimiz yoktu. Bize telefon geldi öyle bir olay var diye… Ağabeyim ile 18 yaşındaki kızı Gülistan hayatını kaybetmişti, 2 kızı ve 2 oğlu yaralanmıştı. Olayı duyunca yıkıldık. Cenazesini görmeden böyle bir şeye inanmıyorduk. Allah kimseye göstermesin. Evi kötüydü ev hayali vardı, çocuklarına bir ev yapmak için gitmişti. Maalesef hayali gerçek olmadı. Bütün yetkililere sesleniyorum; aileye yardımcı olsunlar, sahip çıksınlar, çocuklarına bir ev yapsınlar ki kardeşimin hayali gerçek olsun. Sayın Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza, Valimize, Kaymakamımıza sesleniyorum; Allah razı olsun şu ana kadar bize sahip çıktılar, bundan sonara da sahip çıkmalarını istiyoruz. Çocuklarına bir ev yapsınlar, hayali gerçekleşsin. Bir çocuğunu da işe alsınlar. Büyüklerimizden böyle bir şey bekliyoruz.”

Kazada ‘İhmal var’ iddiası

Kazada ciddi ihmallerin olduğunu iddia eden Çetin Boz, kaza nedeninin araştırılması için yetkililere çağrıda bulundu. Boz, “Traktörün freni bozukmuş, yetkililere sesleniyorum; buna el atsınlar. 7 can gitti, ihmal var, bunu araştırsınlar. Artık böyle bir acı yaşanmasın. Bu iddia doğruysa gerçekten bir faciadır. Bizim başımıza geldi, canımız yandı, başkasının canı yanmasın…” diye konuştu. 

“Çalışma koşulları çok kötü, iyileştirilmesi lazım”

Tarım işçilerinin yaşam ve çalışma şartlarının iyileşmesi için çağrıda bulunan Faruk Boz’un amcasının oğlu Hüseyin Boz, işçilerin yaşadıkları sıkıntıları şu şekilde anlattı: “Ben gurbette çok gezdim. Oradaki acıyı sıkıntıları biliyorum. Gurbete çalışmaya gittiğimiz zaman oradaki şartlar çok zor. Yetkililere sesleniyoruz; bu acıyı biz çektik, başkaları çekmesin. Okul tatil olduktan sonra bir gelecekleri olması için çocuklarımızı gurbete çalışmaya götürüyoruz. Türkiye’de okutma şartları çok zor olmuş. Her ailenin en az 5-6 çocuğu var. Bunların okuması ve geleceği için gurbette çaba gösteriyoruz. Kimsenin yan geliri yok. Tarım Bakanımıza sesleniyorum; oradaki çalışanlar perişan haldeler, gidin gözlerinizle görün. Traktörlere de yılda bir defa bile bakımı yapılmadan ‘alın ve işe gidin’ diyorlar. Sanki insan değil hayvan bindiriyorlar. Bu insanlara böyle davranmak suçtur. Çalışanların hayat şartlarının iyileştirmesini istiyoruz. Sigortasız insan çalıştırıyorlar. Yevmiyesi 30-40-50 TL’ye çalışıyor. Maalesef canlarında da oluyorlar…”

Çocuklara sahip çıkılması için yetkililere çağrıda bulunan Hüseyin Boz, çocuklarının okul okuması gerektiğini belirtti. Boz, “Rahmetli gittikten sonra ailesinin şartları daha çok zorlaştı. Kadın bu yükü kaldıramaz. Sayın Başbakanımıza, Cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Bu çocuklara sahip çıkılsın. Sayın Kaymakamımız, Belediye Başkanımız yardımda bulundular taziye masraflarını karşıladılar. Kendilerine teşekkür ediyorum.” dedi.

“İşçileri tarlaya götürüp getiren traktörler çekme belgelidir”

Başkalarının canlarının yanmaması için kazada kusuru ve ihmali olanların cezalandırılmasını isteyen Necat Bulut ise  “Faruk Boz benim eniştem oluyor. Gülistan ise yeğenimdir. Allah razı olsun yetkililer cenazelerimizle yaralılarımızla ilgilendiler. Herkes bizimle ilgilendi. Ancak bu kazada ihmaller zinciri çoktur. İşçileri tarlaya götürüp getiren traktörler çekme belgelidir. Sigortası, muayenesi hiçbir şeyleri yoktur. Nasıl oluyor da böyle çalıştırıyorlar? Bu iddiaların araştırılmasını istiyoruz. Bizim canımız yandı başkalarının canı yanmasın. Bu kazada kusuru olan ihmali olan varsa her kimse cezasını çekmesini istiyoruz.” diye konuştu.

Hatırlanacağı üzere, 18 Ağustos’ta, Sakarya'nın Hendek ilçesinde Mardinli fındık işçilerini taşıyan traktörün devrilmesi sonucu Şengül Akman (50), Nildanur Akman (13), Çiçeği Çapat (39), Bahar Çağatay (15), Bedran Çağatay (54), Faruk (38) ve Gülistan Boz (18) vefat etmiş, 10 kişi de yaralanmıştı.  (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.