Türkiye nüfusunun yaş yapısı değişti
Yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranı ise 2016 yılında yüzde 8,3 iken, 2021 yılında yüzde 9,7'ye yükseldi. Yaşlı nüfusun 2021 yılında yüzde 44,3'ünü erkek nüfus, yüzde 55,7'sini kadın nüfus oluşturdu.
Nüfus projeksiyonlarına göre yaşlı nüfus oranının 2025 yılında yüzde 11,0, 2030 yılında yüzde 12,9, 2040 yılında yüzde 16,3, 2060 yılında yüzde 22,6 ve 2080 yılında yüzde 25,6 olacağı öngörüldü.
Yaşlı nüfus yaş grubuna göre incelendiğinde, 2016 yılında yaşlı nüfusun yüzde 61,5'inin 65-74 yaş grubunda, yüzde 30,2'sinin 75-84 yaş grubunda ve yüzde 8,2'sinin 85 ve daha yukarı yaş grubunda yer aldığı görülürken, 2021 yılında yüzde 64,7'sinin 65-74 yaş grubunda, yüzde 27,3'ünün 75-84 yaş grubunda ve yüzde 8,0'inin 85 ve daha yukarı yaş grubunda yer aldığı görüldü.
Türkiye nüfusunun yaş yapısı değişti
Yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranının yüzde 10,0'u geçmesi nüfusun yaşlanmasının bir göstergesidir. Türkiye'de yaşlı nüfus, diğer yaş gruplarındaki nüfusa göre daha yüksek bir hız ile artış gösterdi.
Küresel yaşlanma süreci olarak adlandırılan "demografik dönüşüm" sürecinde olan Türkiye'de, doğurganlık ve ölümlülük hızlarındaki azalma ile birlikte sağlık alanında kaydedilen gelişmeler, yaşam standardının, refah düzeyinin ve doğuşta beklenen yaşam süresinin artması ile nüfusun yaş yapısı şekil değiştirdi. Çocuk ve gençlerin toplam nüfus içindeki oranı azalırken yaşlıların toplam nüfus içindeki oranı artış gösterdi. Türkiye, oransal olarak yaşlı nüfus yapısına sahip ülkelere göre hala genç bir nüfus yapısına sahip olsa da, yaşlı nüfus sayısal olarak oldukça fazladır.
Türkiye nüfusunun ortanca yaşı yükseldi
Ortanca yaş, yeni doğan bebekten en yaşlıya kadar nüfusu oluşturan kişilerin yaşları küçükten büyüğe doğru sıralandığında ortada kalan kişinin yaşıdır. Nüfusun yaşlanması ile ilgili bilgi veren göstergelerden biri olan ortanca yaş, 2016 yılında 31,4 iken 2021 yılında 33,1 oldu. Ortanca yaş 2021 yılında erkeklerde 32,4, kadınlarda 33,8 olarak gerçekleşti.
Nüfus projeksiyonlarına göre, ortanca yaşın 2025 yılında 34,1, 2030 yılında 35,6, 2040 yılında 38,5, 2060 yılında 42,3 ve 2080 yılında 45,0 olacağı öngörüldü.
Yaşlı bağımlılık oranı 2021 yılında yüzde 14,3 oldu
Çalışma çağındaki yüz kişiye düşen yaşlı sayısını ifade eden yaşlı bağımlılık oranı, 2016 yılında yüzde 12,3 iken bu oran 2021 yılında yüzde 14,3'e yükseldi.
Nüfus projeksiyonlarına göre, yaşlı bağımlılık oranının 2025 yılında yüzde 16,4, 2030 yılında yüzde 19,6, 2040 yılında yüzde 25,3, 2060 yılında yüzde 37,5 ve 2080 yılında yüzde 43,6 olacağı öngörüldü.
Türkiye, yaşlı nüfus oranına göre sıralamada 167 ülke arasında 68. sırada yer aldı
Nüfus tahminlerine göre 2021 yılı için dünya nüfusunun 7 milyar 831 milyon 718 bin 605 kişi, yaşlı nüfusun ise 764 milyon 321 bin 142 kişi olduğu tahmin edildi. Bu tahminlere göre dünya nüfusunun yüzde 9,8'ini yaşlı nüfus oluşturdu. En yüksek yaşlı nüfus oranına sahip ilk üç ülke sırasıyla yüzde 34,3 ile Monako, yüzde 28,8 ile Japonya ve yüzde 22,8 ile İtalya oldu. Türkiye, 167 ülke arasında 68. sırada yer aldı.
Yaşlı nüfus oranının en yüksek olduğu il Sinop oldu
Yaşlı nüfus oranının en yüksek olduğu il, 2021 yılında yüzde 20,1 ile Sinop oldu. Bu ili yüzde 19,2 ile Kastamonu, yüzde 17,8 ile Artvin izledi. Yaşlı nüfus oranının en düşük olduğu il ise yüzde 3,5 ile Şırnak oldu. Bu ili yüzde 3,9 ile Hakkâri, yüzde 4,0 ile Şanlıurfa izledi.
Yaşlı nüfus oranı il düzeyinde yıllara göre incelendiğinde, toplam nüfus içinde yaşlı nüfus oranının en yüksek olduğu il sayısı 2016 yılında 8 iken, 2021 yılında 22 oldu. Nüfus projeksiyonlarına göre yaşlı nüfus oranının en yüksek olacağı il sayısının 2025 yılında 33'e çıkacağı tahmin edildi.
Toplam nüfus içinde yaşlı nüfus oranının yıllara göre en düşük olduğu illerin, genç nüfus yapısına sahip olan Şanlıurfa, Şırnak ve Hakkâri olduğu görüldü.
Yaklaşık her 4 haneden birinde en az bir yaşlı fert bulunduğu görüldü
Türkiye'de 2021 yılında toplam 25 milyon 329 bin 833 haneden 6 milyon 112 bin 760'ında yaşlı nüfus olarak tanımlanan, 65 ve daha yukarı yaşta en az bir fert bulunduğu görüldü. Diğer bir ifadeyle, hanelerin yüzde 24,1'inde en az bir yaşlı fert yaşadığı görüldü.
Türkiye'de 1 milyon 561 bin 398 yaşlının tek başına yaşadığı görüldü
En az bir yaşlı fert bulunan 6 milyon 112 bin 760 hanenin 1 milyon 561 bin 398'ini tek başına yaşayan yaşlı fertler oluşturdu. Bu hanelerin yüzde 74,9'unu yaşlı kadınlar, yüzde 25,1'ini ise yaşlı erkekler oluşturdu.
En az bir yaşlı fert bulunan haneler içinde tek kişilik yaşlı hanehalkı oranının en yüksek olduğu il, 2021 yılında yüzde 35,2 ile Burdur oldu. Bu ili yüzde 34,9 ile Balıkesir, yüzde 34,4 ile Çanakkale izledi. Bu oranın en düşük olduğu il ise yüzde 6,5 ile Hakkâri oldu. Bu ili yüzde 12,5 ile Şırnak, yüzde 12,9 ile Batman izledi.
Türkiye'de 100 yaş ve üzerinde 5 bin 859 yaşlı olduğu görüldü
Yaşlı nüfusun yüzde 0,1'ini oluşturan 100 yaş ve üzerindeki yaşlı kişi sayısı, 2021 yılında 5 bin 859 oldu. Türkiye'de 100 yaş ve üzerinde en fazla yaşlıya sahip ilk üç il sırasıyla 815 kişi ile İstanbul, 276 kişi ile Şanlıurfa ve 272 kişi ile Mardin iken en az yaşlıya sahip ilk üç il ise sırasıyla 7 kişi ile Bartın ve Bayburt, 8 kişi ile Ardahan ve Bilecik oldu.
Eğitimli yaşlı nüfus oranı arttı
Yaşlı nüfus içinde okuma yazma bilmeyenlerin oranı, 2016 yılında yüzde 20,8 iken 2020 yılında yüzde 15,6'ya düştü. Okuma yazma bilmeyen yaşlı kadınların oranının, 2020 yılında yaşlı erkeklerin oranından yaklaşık 5 kat fazla olduğu görüldü. Okuma yazma bilmeyen yaşlı kadınların oranı yüzde 24,2 iken yaşlı erkeklerin oranı yüzde 4,7 oldu.
Yaşlı nüfus eğitim durumuna göre incelendiğinde, 2016 yılında yaşlı nüfusun yüzde 43,7'si ilkokul mezunu, yüzde 5,6'sı ortaokul veya dengi okul/ilköğretim mezunu, yüzde 5,9'u lise veya dengi okul mezunu, yüzde 5,8'i yükseköğretim mezunu iken 2020 yılında ilkokul mezunu olanların oranı yüzde 46,1'e, ortaokul veya dengi okul/ilköğretim mezunu olanların oranı yüzde 7,9'a, lise veya dengi okul mezunu olanların oranı yüzde 8,0'e, yükseköğretim mezunu olanların oranı ise yüzde 7,4'e yükseldi.
Yaşlı nüfusun eğitim durumu cinsiyete göre incelendiğinde, cinsiyetler arasında önemli farklılıklar olduğu gözlendi. Bitirilen tüm eğitim düzeylerinde yaşlı erkek nüfus oranının yaşlı kadın nüfus oranından daha yüksek olduğu görüldü.
Eşi ölmüş yaşlı kadınların oranı, eşi ölmüş yaşlı erkeklerin oranının 4 katı oldu
Yaşlı nüfus yasal medeni duruma göre incelendiğinde, cinsiyetler arasında önemli farklılıklar olduğu görüldü. Yaşlı erkek nüfusun 2021 yılında yüzde 1,3'ünün hiç evlenmemiş, yüzde 83,7'sinin resmi nikahla evli, yüzde 3,6'sının boşanmış, yüzde 11,4'ünün eşi ölmüş olduğu görülürken yaşlı kadın nüfusun yüzde 2,7'sinin hiç evlenmemiş, yüzde 46,0'sının resmi nikahla evli, yüzde 4,0'ünün boşanmış, yüzde 47,4'ünün ise eşi ölmüş olduğu görüldü.
Yaşlı nüfusun yoksulluk oranı yüzde 16,7 oldu
Gelir ve yaşam koşulları araştırması sonuçlarına göre, eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 60'ına göre hesaplanan yoksulluk oranı, 2016 yılında Türkiye geneli için yüzde 21,2 iken 2020 yılında yüzde 21,9 oldu. Bu oran, yaşlı nüfus için 2016 yılında yüzde 16,0 iken 2020 yılında yüzde 16,7 oldu.
Yaşlı nüfusun yoksulluğu cinsiyete göre incelendiğinde, yaşlı erkeklerde yoksulluk oranı 2016 yılında yüzde 14,7 iken 2020 yılında yüzde 15,6 oldu. Yaşlı kadınlarda yoksulluk oranı ise 2016 yılında yüzde 17,0 iken 2020 yılında yüzde 17,6 oldu.
Yaşlı nüfusun işgücüne katılma oranı yüzde 10,0 oldu
İşgücü istatistiklerine göre, işgücüne katılma oranı 2016 yılında 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus için yüzde 52,0 iken 2020 yılında yüzde 49,3 oldu. Bu oran yaşlı nüfus için 2016 yılında yüzde 11,8 iken 2020 yılında yüzde 10,0 oldu. İşgücüne katılma oranı cinsiyete göre incelendiğinde, bu oran yaşlı erkek nüfusta 2020 yılında yüzde 16,8 iken yaşlı kadın nüfusta yüzde 4,6 oldu. Yaşlı nüfustaki işsizlik oranının 2016 yılında yüzde 2,6 iken 2020 yılında yüzde 2,7 olduğu görüldü.
Çalışan yaşlı nüfusun yüzde 64,2'si tarım sektöründe yer aldı
İşgücü istatistiklerine göre, istihdam edilen yaşlı nüfusun sektörel dağılımı incelendiğinde, 2020 yılında yaşlı nüfusun yüzde 64,2'sinin tarım, yüzde 27,7'sinin hizmetler, yüzde 6,1'inin sanayi, yüzde 2,0'sinin ise inşaat sektöründe yer aldığı görüldü.
Mutlu olduğunu beyan eden yaşlı bireylerin oranı yüzde 56,2 oldu
Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre, mutlu olduğunu beyan eden 18 ve daha yukarı yaştaki bireylerin oranı 2021 yılında yüzde 49,3 iken bu oran 65 ve daha yukarı yaştaki bireyler için yüzde 56,2 oldu. Yaşlı bireylerin genel mutluluk düzeyi cinsiyete göre incelendiğinde, 2021 yılında erkeklerin yüzde 51,2'si, kadınların ise yüzde 60,1'i mutlu olduğunu beyan etti.
Yaşlı bireylerin mutluluk kaynağı yüzde 59,9 ile aileleri oldu
Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre, yaşlı bireylerin 2016 yılında en önemli mutluluk kaynağı yüzde 64,2 ile aileleri, yüzde 18,0 ile çocukları, yüzde 6,9 ile eşleri, yüzde 6,4 ile torunları iken 2021 yılında yüzde 59,9 ile aileleri, yüzde 21,5 ile çocukları, yüzde 8,1 ile torunları ve yüzde 6,2 ile eşleri oldu.
İnternet kullanan yaşlı bireylerin oranı 4 kat arttı
Hanehalkı bilişim teknolojileri kullanım araştırması sonuçlarına göre, İnternet kullanan 65-74 yaş grubundaki bireylerin oranı 2016 yılında yüzde 8,8 iken bu oran 2021 yılında yüzde 32,5'e yükseldi. İnternet kullanan yaşlı bireyler cinsiyete göre incelendiğinde, erkeklerin kadınlardan daha fazla İnternet kullandığı görüldü. İnternet kullanan yaşlı erkeklerin oranı 2021 yılında yüzde 40,0 iken yaşlı kadınların oranı yüzde 25,9 oldu. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.