Türkiye'nin kanayan yarası: Eğitim ve sistem sorunu

Türkiye'nin kanayan yarası: Eğitim ve sistem sorunu
​KPSS'de yaşanan sorunlar ve sınavın iptal edilmesinden sonra Türkiye'nin eğitim sistemi bir kez daha sorgulanmaya başladı. Tartışmalar sürerken, sorun eğitimden mi yoksa sistemden mi kaynaklandığı gündemdeki yerini koruyor.

 

31 Temmuz 2022 tarihinde yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı'nın (KPSS) soru ve cevapları da aynı gün yayımlanmış, ardından da sosyal medya platformlarında soruların deneme sınavlarındakiler ile aynı olduğu iddiası ortaya atılmıştı.

Tartışmaların büyümesiyle KPSS sorularının incelenmesi için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından verilen talimatla 3 Ağustos'ta Devlet Denetleme Kurulu tarafından inceleme başlatılmıştı.

Türkiye'de yıllardır birçok farklı sınav sistemi uygulandı. Bazı sınavlarda değişiklik yapılmışsa da henüz sınavsız bir eğitim sistemi gündeme gelmedi.

İLKHA muhabirine konuşan Eğitimci Abidin Gökhan, "Geldiğimiz noktada Türkiye'de eğitim ve sınavlar konusu maalesef yüz yıllık bir sorundur. Eski eğitim sistemimize baktığımızda dünyada harikalar yapmıştı. Osmanlı ve Selçuklu zamanında dünyada örnek olurken son dönemlerde eğitim sistemimiz hep dışardan ithal ediliyor." dedi.

"Eğitimde uzun hedeflerin konulması gerekir"

Gökhan, "Toplumumuzun örf yapısına, insan gerçeğine uygun olup olmadığı tartışılmadan, onların alt yapısı hazırlanmadan işte Finlandiya ve Norveç böyle yapıyor, bizler de ona göre bir eğitim sistemi getirelim. Onlar bu yenilikte başarılı oldular, biz de belki başarılı oluruz. Belkilerle her yıl maalesef milyonlarca para boşa akıtılıyor. Her iki yılda bir sınav ismi değişiyor. Ne kadar acı bir durum. Bir ülkenin iki yılda bir sınav sistemi değişir mi? Eğitime uzun hedeflerin konulması gerekiyor. Bir günlük bir iş değildir." dedi.

"Eğitim ve sistem sorunumuz vardır"

Türkiye'nin kanayan yarası: Eğitim ve sistem sorunu

Eğitimci Abidin Gökhan

Eğitimde en az yüz yıllık hedef konulması gerektiğine dikkati çeken Gökhan, "Kısa vadeli hedeflerin olacak ama her yıl kitap basmak, aynı konuları faklı yayınevlerinden bastırmak en büyük sorunlarımızdan bir tanesidir. Her iki yılda bir sınav sistemi değişmez. Soruları aynı, sadece mantığı değiştirerek sınavın ismini değiştirmek ve dershaneleri bu sisteme ayak uydurmak zorunda bırakmak maalesef ülke olarak bizim bir bütçe sıkıntısı yaşamımıza neden oluyor. Ülkemizde biri halktan kaynaklanan biri de devletten kaynaklanan sorun vardır. İki noktada problemimiz vardır. Eğitim ve sistem sorunumuz vardır. Sistem problemi insanları maddi düşünmeye sevk ediyor." diye belirtti.

"Eğitimcilerin, hükümetin ve devlettin ciddi adımlarla üzerinde düşünmesi gerekir"

Doktorların büyük bir bölümünün doktorluğu sevdiği için doktorluk yapmadığını belirten Gökhan, "Daha çabuk atanabildiği için ve daha çok maaş aldığı için tercih ediyor. Bu sistemden kaynaklı bir sorundur. Biz düğmeyi en alttan hatalı iliklediğimiz için ilkokuldan itibaren herkes yeteneğine göre alanlara ayrışması gerekirken biz bunu yapamadığımız için işin ehli yetişmiyor. Kalifiye elemen yetişmeyince patlak veriyor. Eğitimcilerin, hükümetin ve devlettin ciddi adımlarla bu konunun üzerinde düşünmesi gerekir. Çünkü hep yama usulüyle gidiliyor. Bizim toplumumuzun bir gerçekliği var. Diğer toplumlarla kıyaslamanın bir mantığı yoktur. Kendimize has bir eğitim yöntemiyle sınavların gerçekliğini de göz önünde almamız gerekiyor." diye konuştu. (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.