Virüs yayılıyor!

Orta ve Güney Amerika'da son aylarda ciddi bir sağlık tehdidi oluşturan, ilk olarak Uganda'da bulunan Zika ormanında maymunlarda tespit edilen, bu nedenle Zİka virüsü adını alan hastalık, başlangıçta Afrika ve Asya'da  saptanmış, ardından onlarca yıl sessiz bir dönem izlemiş ve son olarak 2015 yılının başında orta Amerika'da ortaya çıkmıştır. Batı Nil virüsü gibi sivrisinek yoluyla yayılan Zika virüsünün, ABD'de yayılmasına sebep olan Aedes cinsi sivrisinekler Teksas, Florida ve New Jersey eyaletlerinin doğu kıyılarında görülüyor. Şu anda Güney ve Orta Amerika'da olmak üzere Canada ve Şili dışında 22 ülkede tespit edilmiş fakat en yaygın olduğu bölgenin Brezilya olduğu bildirilmiştir.

Virüs yayılıyor!

Zika vizrüsü Brezilya'da 4 binden fazla bebeğin engelli olarak doğmasına neden oldu. Son olarak İngiletere'de rastlanan virüs hamile kadınlara bulaştığında çocukların küçük kafalı olarak (mikrosefali) doğmasına sebep oluyor ve bu bebeklerin yaşama şansı da çok düşük oluyor.

Peki son derece tehlikeli olan bu virüs nasıl bulaşıyor? Belirtileri neler? Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanı Doç.Dr. Banu BİNGÖL GÜNENÇ Zika virüsü ile ilgili önemli detayları aktardı:

Bu virus insana bulaştığında, ateş, baş ağrısı, gözlerde kızarma, kusma, döküntü, kas ve eklem ağrısı gibi belirtiler gösteriyor. Bu virüsün kan, perinatal (anneden plasenta yolu ile bebeğine geçişi) ve nadiren de olsa cinsel yolla bulaşabildiği tespit edilmiştir. Hastalık belirtileri, genelllikle sivrisinek ısırmasını takiben 7-10 gün içinde ortaya çıkmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü de, hastalığın Şili hariç tüm Güney Amerika ülkelerine yayıldığını açıkladı.

Geçtiğimiz günlerde Güney ve Orta Amerika'yı ziyaret eden Danimarkalı bir turistte Zika virüsüne rastlandı. Danimarka’da ortaya çıkan virüs, Avrupa ülkelerini de alarma geçirdi. İsveç'te ileri yaş bir kadında, Amerika seyahati sırasında virüsü kaptığı tespit edildi. En son Almanya ve İngiltere'de de BBC tarafından birer vaka bildirilmesi üzerine virüs Türkiye için de bir sağlık tehtidi olarak kapımıza dayandı diyen Günenç şu bilgileri kaydetti:

Tedavisi henüz yok!

Virüs ile enfekte olan bireylerin serumlarında PCR yöntemi ile hastalığın tanısı konulabiliyor. Şu ana kadar herhangi bir tedavi yöntemi bulunamayan ve aşı çalışmalarının en az 2 yıl sürebilceğini bildiren araştırmacılar, bu aşının kullanıma girebilmesi için 8-10 yıllık bir süreye ihtiyaç olduğunu bildiriyorlar. Dişi sivrisinek sokması sonucu insana bulaşabilen virüsün önlenmesi kapsamında Brezilya'nın Piracicaba bölgesinde testler yapan şirketin araştırmacıları, genetiğiyle oynanmış kısır erkek sivrisinekler sayesinde, dişi sivrisineklerin taşıdığı virüslü larvaların büyük oranda yok edildiğini gözlemledi. Testlerde, bu yöntemle larvaların yüzde 82 oranında azaltıldığı görüldü. Bununla birlikte, şu ana kadar, sivrisineklerin bulunduğu durgun suları ilaçlamak, sineksavar kullanmak gibi mekanik yöntemler dışında herhangi bir korunma metodu ortaya konulamamış durumda. 

Hamileler daha dikkatli olmalı

Bu virüs normal bireylerde üst solunum yolu infeksiyonu gibi seyrederken, gebelerin özellikle ilk aylarında bulaştığında, bebeklerde mikrosefali (doğumda kafa çevresinin küçük olması) ve zeka geriliği yapabiliyor. Bu bebeklerin büyük bir kısmı kaybediliyor. Brezilya'da son bir yılda mikrosefalik 4 bin yenidoğan bildirilmiş. Bu vakaların bir kısmından bu infeksiyon sorumlu tutuluyor. 

Türkiye'de ise halen bu virüse ait herhangi bir veri yok. Bunun olası sebebi havaların soğuk olması ve henüz sivrisineklerin yaşam ortamı olmaması olabilir. Bununla birlikte havaların ısınması ile Avrupa'ya kadar gelmiş olan bu hastalığın bizim gebelerimiz için de tehdit oluşturup oluşturmayacağı önümüzdeki aylarda göreceğiz. 

Dünya Sağlık Örgütü uyardı

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), bebeklerde beyin gelişimini engelleyen Zika virüsü ile ilgili korkutucu bir tahminde bulundu. Örgüte göre virüs bu yıl Amerika kıtasında 3-4 milyon kişiyi etkileyecek. 
WHO Başkanı Margaret Chan, virüsün görüldüğü ülkelerde kafaları anormal küçüklükte doğan bebeklerin sayısındaki artışın kaygı verici olduğunu açıkladı.