Yazar Vehbi Vakkasoğlu: Kızlarımıza “başörtülü feministlik” aşılıyorlar
Tatvan’da düzenlenen Tatvan Doğu Anadolu 1’nci Kitap Fuarı, her gün farklı bir yazarın söyleşisiyle devam ediyor.
Fuarın dördüncü gününde aile üzerine bir söyleşi gerçekleştiren Vakkasoğlu, sadece Müslümanların değil, Hristiyan ve Yahudilerin de derdinin aile olmak veya olmamak olduğunu belirtti.
Vakkasoğlu, “Anneyi çekip alırsanız aile kalmaz. Aile kalmayınca, millet kalınır mı? Kalmaz. Millet olmayınca, devlet olur mu? Olmaz. Onun için dünyanın en önemli konusu sadece biz Müslümanların değil, Hristiyan’ı, Yahudi, hepsinin derdi aile olmak ya da olamamak. Onun için aile önemli bir konudur.” dedi.
“Evlilik anayasasının birinci maddesi, evliliği tanımaktır”
Evlilik anayasasının birinci maddesinin, evliliği tanımak olduğunu vurgulayan Vakkasoğlu, “Evlilik anayasasının birinci maddesi, evlilik nedir bilmek. Kalıbınıza karşı kalıp aramayın, kalbinize karşılık bir kalp arayın. Kız diyor ki hocam, ‘Evlilik yaşım geldi. İsteyenlerim de var neye dikkat edeyim?’ diye soruyorlar. Bir adamda ahlak ve karakter var mı? Güvenilir bir ahlak ve karakter var mı? Çevresi, arkadaşları, ailesi, bu havayı veriyor mu? Söz bir, Allah bir diyen bir anlayışın insanı mı? Eğer bu varsa, düşünmeye başla. İkincisi seven bir yürek var mı? Var. Yüzde 50 tamam. Gerisini düşün. Gerisini nasıl düşünecek? Biraz kafayla, biraz da kalple birlikte. Büyüklere diyorum, evlatlarınızı sevmediği insanlarla evliliğe zorlamayın.” ifadesini kullandı.
“Başörtülü bir feministlik kızlarımıza aşılıyorlar”
“Toplumun temel meselesi, başörtülü bir feministlik kızlarımıza aşılıyorlar maalesef” diyen Vakkasoğlu, Allah’ın erkek ve kadınları ayrı özelliğe sahip olarak yarattığının altını çizdi.
Vakkasoğlu, “Önce eşitlik, hukuk. Tabii ki eşitlik. Ama yaratılışta eşit miyiz? Başta söyledim, ben bazı erkeklerle bile eşit olmayı kabul etmiyorum. Ne diye hanımlar benimle eşit olsunlar. Hanımların üstün olduğu yer var. Annelik şerefiyle şereflendiklerinde, erkekleri geride bırakırlar. İkincisi olmayan birincidirler. Efendimizin müjdesi ile cennet ayaklarının altına serilmiş. Ama erkeklerin de üstün olduğu yer var. Bilek, kas, kemik, Allah onları daha güçlü yaratmış. Çünkü yapacakları iş için o lazım. O zaman ne yapacağız? Üstün olduğumuz yeri bileceğiz, zayıf olduğumuz yeri bileceğiz, ona göre davranacağız. Bu yarış değil ki, yarışarak aile kurulabilir mi? İşte bu üstünlük iddiasıyla kızların, maalesef bu örtülü propaganda sonunda kraliçeliğini ilan ediyor. Beyler de krallıklarını ilan ediyorlar. Biz evlilik tek beden, tek ruh olan birlikteliği göreceğimiz yerde, kral ve kraliçe savaşlarını görüyoruz ve sonuçta aile dağılıp gidiyor.”
Ailelere tavsiyeler
En büyük meclisin, aile meclisi olduğunu dile getiren Vakkasoğlu, şunları kaydetti:
“‘Hocam evdeyiz nasıl mutlu olur, nasıl mutluluğu arttırırız?’ diyenlere birinci somut tavsiyem şudur. Aile meclisini kurunuz. Aile meclisi dünyanın en önemli meclisidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden daha önemli meclis, aile meclisidir. Her akşam 15 dakika baş başa, göz göze, diz dize olacaklar aile meclisinde. Hiç olmazsa 15 dakika çay saatinde çocuklar konuşacak sansürsüz olarak, tabii sevgi çerçevesinde. Büyükler dinleyecekler. Kafalarından getirdikleri bilgileri göreceksiniz, kalplerinden getirdikleri sevgileri anlayacaksınız. Doğruyu tebrik edeceksiniz, yanlışı da ayıklayacaksınız. Sevgi merkezli eğitimcilik yapacaksınız. ‘Her akşam hocam ne yapacağız 15 dakika?’ diye bana soruyorlar. Ben de diyorum ki, bir ailenin her akşam 15 dakika paylaşacağı bir yürek, bir sohbet, bir kitap yoksa, o aile alarm veriyor. Aile gemisi batıyor dikkat ediniz! Alarmı veriyor.” (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.