Dayan: “Bitlis’in inanç turizm potansiyeli değerlendirilmeli”

15-22 Nisan Turizm Haftası nedeniyle açıklamalarda bulunan HÜDA PAR Bitlis Gençlik Kolları Başkanı Vedat Dayan, Bitlis’in var olan inanç turizminin değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.

HÜDA PAR Bitlis Gençlik Kolları, 15-22 Nisan Turizm Haftası nedeniyle kentte bulunan tarihi yerleri gezdi. Yapılan gezilerin ardından açıklamalarda bulunan HÜDA PAR Bitlis Gençlik Kolları Başkanı Dayan, 7 bin yıllık kadim Bitlis’in hak ettiği turizm potansiyeline henüz kavuşamadığını hatırlatarak, kentin var olan inanç turizminin değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Dayan, “Bitlis 7 bin yıllık tarihe sahip kadim bir kenttir. Birçok medeniyete ve uygarlığa ev sahipliği yapmış, farklı kültür ve medeniyetlerin izlerini taşıyor. Medreseleri, hanları, hamamları, kervansarayları, türbe ve kümbetleriyle adeta tarih kokan medeniyetler beşiği bir ildir. İslam’ın en büyük mezarlığı konumundaki Ahlat Selçuklu mezarlığıyla adeta turizmin gözbebeğidir. Bağrında yetiştirerek dünyaya mal etmiş mümtaz şahsiyetlerle bir ilim ve irfan yuvasıdır. Üstad Bediüzzaman’dan Şeyh Abdurrahman-ı Taği’ye, Şeyh Fetullah el-Varkanisi’den Şeyh Sıbğatullah el-Arvansi’ye, İdris-i Bitlisli'den Şems-i Bitlisli'ye ve nice âlim ve ulemayı yetiştiren bir kenttir. Bağrında bulundurduğu Feyzullah el-Ensari’den Abdurrahman Gazi'ye kadar nice âlim ve sahabeleri bağrında barındırıyor. Böylesi kadim bir kent, elbette inanç turizmine kazandırılmalı.” dedi.

İnanç turizminin yanı sıra doğa ve kış turizmi için de Bitlis'in benzerine az rastlanılır bir kent olduğunu dile getiren Dayan, şunları söyledi: “Kentimiz aynı zamanda doğa ve kış turizmi içinde elverişli olan bir kenttir. Dünyanın ikinci ve Türkiye’nin en büyük krater gölü olan Nemrut Krater Gölü ilimizde bulunmaktadır. Kayak pistleriyle, kayak severlerin vazgeçilmezdir. Dolayısıyla ilimiz hem inanç, em doğa, hem de kış turizmi için potansiyeli olan bir yerdir. Bunun değerlendirilmesini istiyoruz. Maalesef şu ana kadar turizm noktasında da kentimiz hak ettiği yerde değildir.” (İLKHA)