DİKA: Dünyadaki kalkınma hareketlerini yöresel ürünler tetikliyor

DİKA: Dünyadaki kalkınma hareketlerini yöresel ürünler tetikliyor
"Türkiye Coğrafi İşaretler Beşiği: Yukarı Mezopotamya" uluslararası sempozyumuna ilişkin konuşan DİKA Genel Sekreteri Yılmaz Altındağ, dünyadaki kalkınma hareketlerini artık yöresel ürünlerin tetiklediğini belirtti.

"Türkiye Coğrafi İşaretler Beşiği: Yukarı Mezopotamya" uluslararası sempozyumunu İLKHA’ya değerlendiren Dicle Kalkınma Ajansı (DİKA) Genel Sekreteri Yılmaz Altındağ, dünyadaki kalkınma hareketlerini artık yöresel ürünlerin tetiklediğini belirtti.

Dicle Kalkınma Ajansı (DİKA) Yerel Ürünler Coğrafi İşaretleri Araştırma Ağı (YÜCİTA) desteğiyle "Türkiye Coğrafi İşaretler Beşiği: Yukarı Mezopotamya" uluslararası sempozyumu düzenlendi.  Sempozyumda, yöresel ürünler de sergilendi.

Sempozyumu İLKHA’ya değerlendiren DİKA Genel Sekreteri Yılmaz Altındağ, sempozyumunu hem bölgenin hem ülkenin uluslararası arenadaki zenginliğini artırmak amacıyla yapıldığını ifade etti.   

Dünyada turizmin denizden ve kumdan ibaret olmadığını kaydeden Altındağ, son günlerde yerel ürünlerin ve mutfağın cazibe merkezi haline geldiğini aktardı.

"Kaybettiğimiz değerleri tekrar bulduk"

Genel Sekreter Altındağ, "Bölgemizde var olan gıda ve mutfak zenginliklerimizi gün yüzüne çıkartmak, tanıtmak, marka değer oluşturmak ve pazar oluşturmak için de böyle bir sempozyum düzenlemeye karar verdik. 7 aylık bir çalışmanın ardından düzenlediğimiz sempozyumun önemli ayağı şuydu; uluslararası arenada bu işi çok iyi bilen, bu işi akademik anlamda da iyi bir noktaya getiren ülkelerle toplantı yapmaktı. Örneğin Unesco’nun temsilcileri vardı. Burada elimizdeki hazinenin farkında olup bunu yerele yaymak, yerelin de bölgesel ve ulusal kalkınmaya ve ekonomiye katkı sağlamasını öngörmekti. Kalkınma ajansların temel kuruluşunda şu var; her fırsatı mutlaka kazanca dönüştürme politikası uygular. Bizler de kaybettiğimiz değerleri tekrar bulduk. Bu değerleri bulurken de nasıl ekonomiye kazandırırız, bununla beraber hem göçü önleyeceğiz hem de yerel işsizliği ortadan kaldırması gibi çok aşamalı işleri var. Tabi bizim önceliğimiz bu bölgenin farkındalığını yaratmaktı." diye konuştu.  

"12 ürünün tescili için patent enstitüsüne başvuruda bulunduk"

Mardin başta olmak üzere Siirt, Batman ve Şırnak’ta çok güzel ürünlerin var olduğunu aktaran Altındağ, şunları söyledi:

"Türkiye geneline bakıldığınız zaman bölgenin zenginliğine rağmen çok geride olduğumuzu görüyoruz. Türkiye ile Avrupa’yı kıyasladığımız zaman Türkiye’nin zenginliğine rağmen çok geride kaldığı görülüyor. Böyle bir tezatlık var. Yereldeki zenginliğimize rağmen ülkemiz bundan faydalanamadı. Bu açıdan bu sempozyum çok önemli bir fırsattı. Bizler önce var olan riski bertaraf ettik, şimdi de bu fırsatı kazanca dönüştürmek için çok önemli paydaşlarımız ile çalıştık. Yerelde bir bilinç oluşturmaya çalışıyoruz. Yerel bilincin uyanması demek kırsalın bu tanıtıma katkı sağlaması demektir. Kırsal ve yerel de bölgeyi tetikleyecektir. Bölgenin kalkınması ülkemizin ekonomik açıdan kalkınması demektir. Hem ürünün tanıtımı hem ekonomik boyutu hem yerel ürün destinasyonu gibi çok yönlü ve önemli bir çalışmadır. 4 ilde yaptığımız çalışmalarda onlarca ürün ile karşılaştık. Son dönelerde bu işin içine sağlık turizmi de ön plana çıktı. Sağlıklı gıda tüketimi de çok önemlidir. Burada yüz yıllardır üretilen gıdalarımızın tekrar iade-i itibarını yapmaya çalıştık. Mardin, Siirt, Batman ve Şırnak’ta tespit ettiğimiz ürünlerin ilk aşamasında bunların tescili için patent enstitüsüne müracaatımızı yaptık. Toplamda 12 ürünümüz var, tabi bunlar artarak devam edecektir. Biz şuan işin başındayız, coğrafi işaretlerde ürünümüz zenginliğini bulduk."

"Birinci etabı geçtik ama daha çok işimiz var"

"Bu saatten sonra bu işe profesyonel bakmamız lazım." diyen Altındağ, bunu için ilk önce ürünlerin tespit edileceği ve ardından tanıtımının yapılacağını aktararak, "Tanıtımını yaparken piyasasını bulmaya çalışacağız. Piyasasını bulurken de ulusal ve uluslararası patentini de almaya çalışacağız. Her bir ürünün o bölgeye ait olduğunu anlatmaya çalışacağız. Örneğin çileğe baktınız zaman Sason aklınıza gelecek. Dolayısıyla aynı zamanda bir kimlik de oluşmuş olacak. Birinci etabı geçtik ama daha çok işimiz var." ifadelerini kullandı.  

"Bölgesel kalkınmayı etkileyen yöresel ürünlerdir"

Dünyadaki kalkınma hareketlerini artık yöresel ürünlerin tetiklediğini belirten Altındağ, son olarak şunları söyledi:

"Dünyadaki kalkınma hareketleri artık bölgesel kalkınmayı etkileyen yöresel ürünlerdir. Turistin artık en önemli hedefi ‘Ben oraya gidip ne yiyeceğim’  demesidir. Yerel mutfağı ve ürünleri merak ediyor. Yereli ve bölgeyi kalkındıran coğrafik işaretler sempozyumu; hem bölgemizin hem ülkemizin hem de ülkemizin uluslararası arenadaki zenginliği artırabilsin hedefiyle yapıldı." (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.