"Dışa Bağlı Medyadan, Öze Bağlı Medyaya Dönüş Yapmalıyız!"

Günümüzde artık hak ve batıl mücadelesinin teknoloji ve medya üzerinden yapıldığı bir hakikattir. Eğer bulunduğunuz toprakların, coğrafyanın, toplumun medyası dış güçlerin elindeyse, yapmış olduğunuz bütün çabalarınız ve gayetleriniz bir anlam ifade etmeyecektir. Malum, günümüzün önemli silahlarından birisi medyadır. Bu silahı doğru bilmek ve doğru kullanmak gerekiyor. Bunun içinde, kendilerini İslam ümmetine nispet eden medya mensuplarının bir araya gelmesi ve bu güçleri birleştirerek daha güçlü, daha doğru, bir medya dili oluşturmaları anın vacibidir. Bu konuda, yakın zamanda, elini taşın altına koyan, samimi insanların bir araya geldiği, Medya Bilişim Platformu, kısa adı TÜRMEB doğdu. TÜRMEB’in kurucularından ve aynı zamanda TÜRMEB başkanı olan, Bünyamin Erdemir ile Türkiye Medya Bilişim Platformu üzerine konuştuk.   

Röportaj: Ziya Gündüz

Bünyamin Bey, öncelikle klasik bir sorudan başlayalım. TÜRMEB ne zaman kuruldu?

15 Temmuz Darbe kalkışma gecesi ve sonrasında ki nöbetlerimizde insanlarla konuşarak, hem de sosyal medyadan, 15 Temmuz sonrası süreci takip ettik milletçe gördük ki; bu ülkede basın ve medya henüz milletimizin arzu ettiği şekilde görevini yerine getirmemektedir. Bu nedenle bir ekiple birlikte, Türkiye’nin ilk sivil basın medya hareketini kurmaya karar verdik. İstikrar güven ve çalışkanlığı şiar edinerek bu potansiyele sahip herkesi TÜRMEB çatısında toplayarak oluşumu tamamlamamız nihai bir karar ve hedef noktamızdır.

TÜRMEB’in gayesi ve kuruluş amacı nedir?

Bugün ülkemizin basın-medya alanında ihtiyaç duyduğu her konuda meydanlara inmiş yazar, gazeteci, araştırmacı, mütefekkir ve münevverlerden teşkil ettiğimiz bu platforma vereceğiniz destek ile güçlenmeyi ve ülkenin en geniş sosyal medya hareketiyle sesinizi en çabuk şekilde tüm dünyaya duyurmayı hedefliyoruz. Potansiyel sahibi her okuyucu gözlemleyici bizim için önem arz etmektedir.

Peki, TÜRMEB’in misyonu hakkında bilgi verir misiniz?

Sermaye tehdidi altında bulunmayacak, şeffaf, cesur, dürüst bir milli hareket olan TÜRMEB her zaman doğrunun, güzelin, iyinin ve milletimizin emrinde olacaktır.

Bir karabatak görüntüsü ile infial uyandırmıştı körfez savaşı sırasında Amerika,  bütün dünya petrole bulanmış karabatağın çaresizliğine odaklanmıştı. Adriyatikte görüntülenen bu içler acıtan görüntü Ortadoğu’yu temsilen kullanılıyordu.

Şehit Malcom X'in dediği gibi:

"Sevdiklerini ve sevmediklerinizi irdeleyin. Göreceksiniz ki arkasında medya vardır."

Sözünün tezahürü olarak batının yeni bir emperyalist tezgâhıyla karşı karşıyayız. 11 Eylül kurmacasını ve sonrasında Ortadoğu’da oluşturulan terörist bilumum piyon yapılara baktığımızda düşünce ameli dünyamızda büyük operasyonlar düzenlendiğini vicdanı hür her birey farkındadır. Biz ülkemizin ve değerlerimizin ezeli düşmanı düşünce ve oluşumlara karşı teyakkuz halinde olmamız gerektiği kanısındayız.

Peki, bu güzel oluşum içerisinde, ne gibi Projeleriniz var?

En büyük projemiz Sivil ve Milli Haber Kaynağı olarak dünyadaki manşetleri belirlemek. Bunu da satılmış kiralanmış kalemlerle değil, halkın dilinden halkın değerlerini önemseyen kişilerle yapacağımızı inanıyor ve devletin bekası için her konu, haber ve söylemin şeffaf olmayacağını belirterek diğer vakıaların üzerinde durmayı yeğliyoruz.

TÜRMEB’in nerelerde şubeleri var?

Teşkilatlanmamız, 11 Ülke 30 İl de tamamlanmış bulunmaktadır. Diğer Ülke ve İllerimiz de görüşmelerimiz devam etmektedir. Biz, teşkilatlanmamız da aidiyet duygusunu ve yola çıkış sebebimiz olan, SİVİL BASIN ve sermayeye boyun eğmeyen bir yapı kurmak için mücadele veriyoruz.

TÜRMEB’e üye olmanın bir şartı var mı, üye olmak için nasıl bir yol izlenmelidir?

Her hangi bir şart ve teminat beklemiyoruz burada yola çıktığımız söylem ve duygular bizim için hüccet ve nass niteliğinde öncelikle halkların değer yargılarına, dini inançlara ve yaşam tarzına saygılı ülke menfaat ve çıkarlarını gözeten ve haber alma yayma potansiyeline sahip her birey bu çatıda söz hakkına sahip görüyoruz!

Medya çalışmaları kapsamında, etkinlileriniz olacak mı?

30.10.2016 tarihin de Üsküdar Gençlik ve Kültür Merkezi'nde geniş bir katılım ile dünya ve ülkemizdeki teşkilat mensuplarımızın katılımı ile lansman ve tanıtım toplantısı yapacağımız. Gelişmeleri www.turkishnetworktimes.com  ve www.turmeb.org takip edebilirler okuyucularımız.

Basın yayın organınız var mı?

Web Sayfamızhttp://turkishnetworktimes.com/  - Sosyal Medya Hesaplarımız Facebook https://www.facebook.com/turkishnetworktimes/ Twitter@turmeb3  @TNetworkTimes

İslam coğrafyası ile ilgili çalışmalarınız olacak mı?

İslam Coğrafyası için çalışmalarımız teşkilatlanma olarak yapılanma devam ediyor. Gerçek haberleri dünyaya duyuracağız. Kan ve gözyaşı durana kadar mücadelemiz devam edecektir. Başta Irak, Afganistan, Pakistan, Moro, Filipinler, Suriye, Çeçenistan gibi ülkelerde temsilciklerimiz bulunmaktadır aktif bir şekilde haber akışına sahibiz bu bölgelerde.

TURMEB’in Yönetimde kimler var. Sakıncası yoksa, bazı isimleri bizimle paylaşır mısınız?

Bünyamin Erdemir / Genel Başkan

Dr.Mustafa GEYLANİ / Teşkilat Sor.

Prof.Dr.Naki Erdemir / Akademik Camia Sor.

Züleyha AŞKIN / Halkla İlişkiler Sor.

Sabri BALAMAN / Tv Sorumlusu

Tekin GÜMÜŞTEKİN / Proje Takip Sor.

Ali AVCI/  Görsel Sunum Yönt.

Ziya GÜNDÜZ / Dergi Yayın Sor.

Gülşen YİĞİT / Mülakat Röportaj Sor.

Semih KINALI / Hibe Proje Sor.

Lale PARLAK / Genel Koordinatör

TÜRMEB olarak, medya çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Öncelikle 15 Temmuz işgal girişiminde gördük ki ulusal ve yerel basın sınıfta kaldı. Halk kendini organize ederek özellikle sosyal medyada yönlendirme yaparak grupları görevlendirdiler sanki üst bir organizasyon gibi hâlbuki o gece kimse kimseyi tanımıyordu resim ve videolarla “buraya gelin, destek lazım” çağrılarıyla teşkilatlanıp işgalcilerle mücadele ettiler. Biz bu ciddiyet ve özveri ile her alanda ülke menfaat ve çıkarını gözeterek çalışmalarımıza hız vereceğiz.

Türkiye Medya Bilişim Platformu olarak, Türkiye’de ki Medya ve iletişimi nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye’de, iletişim ve medya kronolojisine baktığımızda bağımsız ve istikrar dışı eylem ve söylemlere şahit oluyoruz. Yerli ve milli duygulardan uzak bize yabancı kültür medeniyetlerin tarz ve ikrarları İle öncelikle kültür erozyonu, akabinde batıl yönlendirmelerle iştigal edildiğini görmekteyiz. Bir çok istihbarat birimlerinin algı ile ülke içi şiddet ve eylemlerini tetiklemek, bu yöntemle kitleleri yönlendirme talimat verme ve hedef gösterme gibi spontane olarak gözüken aslında tek bir merkezden yürütülen bir koordine savaş aracı olduğunu yakın süreçte gerek gezi olayları gerek 15 Temmuz işgal girişimde şahit olduk.

Artık ayrıştırma ve insanları gruplaştırma gibi emperyalist küresel eylemler toplumlar nazarında medya algısı ile kabul görmüş ve ötekileştirme, bizden değil ifadeleri özel ilişkili muhabbetlerine indirgenmiştir.

Bugün sahip olunan teknolojinin sadece bir yönü olan internet, sunmuş olduğu hizmetlerden bir kaçını ele aldığımızda anlaşılır ve görünen yönlerinden birini örnek vermek istiyorum, Facebook’un avam yani halka hitap eden bir sosyal ağ olduğu, tweetlerin ise bürokrasi ve siyasi içerikli olduğunu ufak dokunuşlarla anlayabiliyoruz. Facebook gerek yazı ve resmî paylaşımları ile sonsuz diye adlandırılan etkin erişim hizmeti verirken, Twitter ise kısa öz kendini ifade etme olağanı sağlıyor, yazı karakterleri kısıtlı olan Twitter toplum literatüründen bir tık üstün olan kitle ve kişilere hitap ettiğini rahatça görmekteyiz.

Aslında bu teknik bize yeni gelse de yaklaşık 500 yıl fiili olarak Osmanlı İmparatorluğu tarafından değişik atmosferlerde ve coğrafyalarda tatbik edilmiştir. Özellikle fiili savaştan önce devlet otoritesinin gözlemleri kapsamında bazı seçilmiş şahsiyetler öncelikle hedef seçilen x ülkelere giderek normalüstü bir yaşantı ile hedef alınan halk ve ülkeyi kendilerine tabiri caizse hayran bırakarak bunlar adaletli ve cömert dedirtmiş bu fevri davranış eylemlerden ötürü bazı grup ve kişiler Osmanlı'ya karşı savaşmakta çekimser ve düşman ilan etmekten sakınmışlardır.

Evet, bir gün özümüze döneceğiz hayal ediyoruz.  Ve biliyoruz ki, hayaller gerçekleştirmek için vardır.

Son olarak, neler söylemek istersiniz?

Bir köpeği öldürmeyi kafasına koymuş olan bir zalim, köpeği öldürmeye kalksa etraftan tepki görecektir. Fakat kuduz olduğuna inandırdıktan sonra öldürse teşekkür alacaktır, bu medya algısıdır.

Şuan medya ülkemizde dış mihraklar tarafından yöneltildiğine inanıyoruz.! Çünkü vurgu ve deliller bu yönde bu sebeple bizdeki kanaat ve kanma yine bu yönde.! Bunu yenmemiz içinde benliğimizi egomuzu bir tarafa bırakarak doğru ve gerçekçi haberler yaparak milli ve yerli olan Türmeb çatısında buluşmamız gerekmektedir.

Bizi takip etmeye devam edin dünyadaki manşetler buradan belirlenecek.

Bize zaman ayırdığınız için, size teşekkür ediyorum.

Bende size teşekkür ediyorum.

Bünyamin Erdemir Kimdir?

1981 Erzurum Doğumlu. Medya üzerinde çalışmalar yapmakta. Akit TV Fehmi Demirbağ’ın sunduğu “Ciddi Ciddi” isimli programının yapımcısı. Islah Haber isimli internet sitesinde Türkiye ve dünya gündemi ile ilgili makaleler kaleme almakta. Türkiye Medya Bilişim Platformu (TÜRMEB) Başkanı. İstanbul’da ikamet ediyor. Evli ve dört çocuk babası. En büyük gayesi, Müslüman olarak yaşayıp, Müslüman olarak ölmektir.