İlahiyatçı Erdem: Siyer, Kur’an’ın hayata nasıl yansıması gerektiğini öğretir

Siyerin, iman etmiş bir Müslüman için, Allah’ın kendisini sevmesine vesile olan yaşam şekli olduğunu belirten İlahiyatçı Ramazan Erdem, ayette “Allah‘ın sizi sevmesini istiyorsanız beni sevin, eğer Allah’ı seviyorsanız bana tabi olun. Siz böyle yaparsanız Allah sizi bağışlar günahlarınızı affeder.” buyrulduğunu söyledi.

“Mümin için, Kuran’ı nasıl yaşayabilirimin cevabı Resulullah’tadır”

Siyer, sıradan bir insanın hayatını anlatmaz, anlatılan hayatın tüm adımları Kur’an ile inşa edilmiştir diyen Erdem, şunları kaydetti: “Siyer, Kur’an’ı Kerim’in en güzel şekilde nasıl yaşanabileceğini öğreten pratik bir Kur'an'dır. Hazreti Aişe annemize, Hazreti Muhammed’in ahlakı sorulduğunda, 'O’nun ahlakı Kur’an’dı' diye cevap vermiştir. Siyere baktığımızda, şunu görüyoruz; Kur’an’ı nasıl yaşamalıyız sorusunun cevabı oradadır. Mümin içinse Kur'an’ı nasıl yaşayabilirimin cevabı Resulullah’tadır."

Cennet ve cehenneme yakınlık ve uzaklık ilişkisinin, Resulullah’a ne kadar benzediğimizle ilgili bir konu olduğunu vurgulayan Erdem, “Siyer, cennet ve cehennemde de bir ölçüdür. Kişinin ahirette nasıl hesaba çekileceği, Allah’ın kendisine nasıl muamele edeceğini belirleyecek en önemli konu, Hazreti Muhammed’in hayatımızda ne kadar olup olmadığıyla alakalıdır. Çünkü 'Resulullah’a ne kadar benziyorsam cennete o kadar yakınım, Resulullah’tan ne kadar uzaklaşırsam cehenneme de o kadar yakınlaşırım' bilinci ve şuuru bizlerde olmalıdır.” ifadelerini kullandı.

“Peygamberi sahabe gibi örnek almalıyız”

Kur’an’ı Kerim’in evrensel olan mesajının ancak Siyer ile anlaşılabileceğine dikkat çeken Erdem, "Siyer okuyanlar, kendi cennet, cehennem ve ahireti ile ilgili bir şeyi okuduğunun farkına vardığında, daha da dikkatli okuma gerçekleşebilir. Siyer yazanlarınsa İmam Rabbani'nin “Ey Muhammet ben sözlerimle seni övmedim, seninle sözlerim yüceldi” sözünü dikkate alarak yazmaları gerekir." dedi.

Her Müslümanın, Muhammed Aleyhisselâma benzemeye gayret göstermesi gerektiğini söyleyen Erdem, “Hazreti Muhammed’e nasıl benzeriz, bunu bize Abdullah İbn-i Abbas öğretir. Hac yolculuğu esnasında, devesiyle birden durup, deveden inerek ve oturarak bir süre bekleyen Abdullah İbn-i Abbas’a, bu hareketinin sebebi sorulduğunda, sadece Resululalh’ın böyle yaptığına şahit olduğunu aktarmıştır. Bu nedenle Peygamberi, sahabe gibi örnek almalıyız.” şeklinde konuştu.

“Resulullah örnek alınırsa, sıradan, günlük işler dahi ibadet hükmünü alır”

Bir Müslümanın Resulullah’a benzemeyi kendisine çok uzak görmemesi gerektiğini ifade eden Erdem, "Resulullah örnek alınırsa, sıradan, günlük işler dahi ibadet hükmünü alabilir. O’nu anlamak için sahabesinden de bize paylar düşmektedir. Resulullah onlara bir şeyi yasakladığı zaman hassasiyetle buna riayet etmişler. Sahabe bu noktada bize önemli bir ders veriyor. Allah, Siyeri hakkıyla, Kur’an bilinciyle anlayıp hayatına tatbik etmeyi, tatbik ederken de ölçüyü sahabede almayı, tüm ümmete nasip etsin.” dedi. (İLKHA)