Vav Gibi Sevilmek
Yazar Yavuz Selim Pınarbaşı, ‘’Vav Gibi Sevilmek’’ eserinde hayatını adeta bir film şeridi gibi gözler önünden geçirmiş, yalın, akıcı, şiirsel anlatımıyla okuyucusunu girdabına çekerek, iç dünyasına misafir etmiştir.
Kimi zaman ilahi yaradanın aşkına, Vav’ın hikmetlerine, kulluğun getiri ve götürüsüne, ebedi aşklara yer veren yazarımızın kitabını okumaya başladığınızda, kendinizi kah Çamlıca tepelerinin Seher yelinde salınırken, kah ada sahillerinde baharın kokusunu içinize çekerken, kah Eminönünde güvercinleri yemlerken, kah Çamlıca tepelerinde veda busesini kondururken bulacağınıza ve onunla birlikte kalp atışlarınızın kanat çırpacağına ne şüphe…
Pınarbaşı’nın çocukluk yıllarındaki masumane aşklarından başlıyarak, toyluğunun getirdiği ah keşkelerden, özürlerinin ‘’aşk yaptırdı’’ sığınışlarına, zaman zaman serzenişlerine, Anadolu’nun bağrından koparak, toy gömleğini sıyırıp, dini bütün, duygusal bir o kadarda civan delikanlılığıyla, açık denizlere ve cesur aşklara pupa yelken açısına şahit olacaksınız.
Eğitimci Yazar; Yavuz Selim Pınarbaşı Hakkında:
1970 yılının 24 Temmuz kurak ve sıcak bir yaz günü, Kayseri’de dünyaya gözlerini açtı. Çocukluk yılları Ankara’da geçen Pınarbaşı, Üniversite eğitimini; İstanbul Üniversitesi, Edebiyat, Tarih ve Konservatuar alanlarında tamamladı. Pınarbaşı Yeditepe’nin büyüsüne öylesine kapılmış olacak ki, halen İstanbul’da ikamet etmekte ve yayıncılık hayatını sürdürmektedir. Tunahan, Batuhan, Babürhan isimli üç aslan parçasının babası ve Saygı değer Harika Hanım’ın eşidir.
Vav Harfi ve Anlamı
İnsan Vav şeklinde doğar, doğrulunca kendini Elif sanar. İnsan hayatı boyunca hep iki büklüm yaşar,
Oysa en doğru olduğu gün ölür. Allah’a kulluğun manası Vav’dadır, Elif uluhiyetin ve ehadiyetin simgesidir.
O yüzden Lafz-ı ilahi Elifle başlar. Elif kâinatın anahtarı ise Vav kâinatın kendisidir.
Rabbimiz bizim her zaman Vav gibi mütevazı olmamızı ister. Vav Harfi, Allah’ın Vahid ismini ve birliğini simgeler.
EY VAV HALİYLE ŞİİRLERE HURUÇ EDEN SEVGİLİ!
Eylül’ün döktüğü sarı yapraklar gibiyim, idam hükmü veren Yargıcın kırdığı kalem gibi.
Kırılmış bir kalbin ilhamıyla misk kâsesinden sızmış kokunu duyuyorum. El Hamra sokaklarında,
Gırnata’nın yüce kapıları aralanıyor ve gıcırtılarla kapanıyor. Sonra Saba Melike’si
Belkıs’ın eteklerini suya değecek zannıyla çekiştirip yürümesini görüyorum.
Saçlarında yıldızlardan taçları, kalbindeki hüznü, Yusuf’un kuyudaki korkusu gibi,
Adem (AS) titrek bekleyişini, ısfahanın nısf-ı cihan sözünden ruhunun tatlı telaşını hissediyorum.
Bizim de telaşımız, sancımız var. Bizim de elimizde kalemlerimiz, yazıyoruz aşkın sevda tepelerini.
Bizde okuduk Kerbela’yı, Uhud’u, Bedir’i, Malazgirt’i, Endülüs’ü. Okuruz da, amentümüz var.
Bağdat'ta, Basra’da akan kanı ve o kanla yoğrulmuş çölleri. Kalemlerimiz yazar gider de, biz kalırız ey sevgili.
Hâlbuki sen, Akşemseddin’in İstanbul’un fethini fatihin gözlerinde gören.
Sultan Murat’ın Fatih’e serzenişini, peder ne der, kader ne eder sözüyle bilen,
Fetihten sonra Fatihin muzaffer bir komutan edasıyla İstanbul’a girdiği gibi, mağrur bir edayla girdin kalbime…
Yavuz Selim Pınarbaşı
Eserleri
Türkülerden Seçmeler(100 Temel Eser)
Yavuz Sultan Selim
Vav Gibi Sevilmek
Yakında çıkacak kitabı;
Tarihteki Efsane Aşklar
Kaynak:HÜR24 Haber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.