Veysi DEMİR

Veysi DEMİR

#BuSon28ŞubatOlsun

#BuSon28ŞubatOlsun

28 Şubat 1997 Post modern darbesi ile Türkiye’de İslam'a savaş açıldı ve dini kurumlar tamamen ortadan kaldırılmaya çalışıldı. Aktörleri tarafından bin yıl süreceği söylenen sürecin etkilerini halen yaşamaya devam ediyoruz.

israil destekli 28 Şubat darbesini planlayanlar, bu sürecin en az bin yıl süreceğini iddia etmişlerdi. 28 Şubat darbesi bin yıl sürmedi lakin 15 Temmuz kanlı darbe girişimine zemin hazırladı. Yıllarca zulüm gören dindar kitle ETÖ ve FETÖ’nün kirli ihanetini çok iyi bildiklerinden, 15 Temmuz gecesi meydanlara inerek şehadet pahasına ihanet şebekelerine geçit vermediler.

Türkiye'deki darbelerin arkasında dünya siyonizmi ve küresel emperyalizm yani ABD, İngiltere, israil ve NATO yer almıştır. Bu durum 28 Şubatta da, 15 Temmuzda da, önceki darbelerde de hep böyle olmuştur.

28 Şubat sürecinde yaşanan zulümler sayfalara sığmayacak kadar çoktur. 28 Şubat zorbalığı, her alanda ardında bıraktığı binlerce mağdur ve onların aileleri için 28 Şubat halen devam ediyor.

ETÖ’nün brifingçi sözde yargısı ile FETÖ’nün satılmış hakim ve savcıları eliyle binlerce Müslüman halen suçsuz yere yatıyor. Bir taraftan 15 Temmuz ve 28 Şubat darbecileri yargılanırken, diğer taraftan bu hainlerin cezalandırdığı insanların halen tutuklu olmaları yaman bir çelişki olarak karşımızda duruyor. Hakim ve savcıların “terörist” olarak tutuklanarak yargılandıkları bir ortamda onların verdiği hükümlerin aynen korunmasını hiçbir vicdan taşıyamaz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 12 Ekim 2016 günü Hakim ve Cumhuriyet Savcısı Adayları Kura Töreni'nde FETÖ yargısı ile ilgili yaptığı konuşmada: “…Ne yazık ki 5 yıl, 10 yıl, 15 yıl hapishanelerde çürüyen vatandaşlarımız var. Bunlar oldu. Şimdi bunların düzeltilme fırsatını yakaladık. İşte bunu iyi değerlendirmemiz lazım…” demesi ile hem kamuoyu, hem de 28 Şubat ve FETÖ mağdurları ve aileleri umutlandılar; ancak şu ana kadar bu anlamda hiçbir adım atılmadı.

Geçtiğimiz Cuma günü Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca gerçekleştirilen "2017 Yılı Değerlendirme ve Meslek İçi Eğitim Programı"nın açılışında yaptığı konuşmada: FETÖ’nün 2010 öncesinde yargının ve çeşitli devlet organlarının kılcal damarlarına kadar girdiğini belirterek, "2010 yılı referandumundan sonra elde ettikleri HSK’daki üstünlükle birlikte yargıya odaklanarak operasyonel hale geldiler. Hukuk bir silah gibi kullanıldı. Birçok el koyma, aramanın yanı sıra milyonlarca insan bu ülkede mahkeme kararları olmadan dinlendi. Önemli davalar ilk önce örgüte ait belirli yerlerde karar altına alındı…" dedi.

Daha önce FETÖ’nün kendine muhalif gördüğü yapılara karşı hukuku bir silah olarak kullandığını Cumhurbaşkanı ve Hükümet yetkilileri defaatle söylediler. Madem durum bu kadar açık ise Hükümet gereğini yapsın ve bu kararları yok sayarak yeniden yargılamanın önünü açsın. Bir kararname ile hallolabilecek bir haksızlığı ortadan kaldırın. Yeter artık!

Devlet aklı ve kamuoyu! Mahşeri vicdanda mahkum edilen 28 Şubat darbesiyle mutlaka yüzleşmelidir. 28 Şubat’ın mağdur ettiği  insanlarımıza derhal hakları iade edilmeli ve cezaevinde olanlar için bu haksız esarete son verilmelidir.

En önemlisi de 28 Şubatçı darbeciler ile FETÖ’nün devlet ve kritik-hassas kurumları ele geçirmeleri sonucu; verdikleri bilinçli yalan, yanlış raporlar sonucu oluşan “devlet hafızası” ivedilikle düzeltilmelidir. Bu raporlar ile kuzu kurt, kurt kuzu; hainler kahraman, kahramanlar hain gösterildi. Binlerce günahsız-suçsuz insan ve yakınlarının hayatı karartıldı. Bunun sonuçlarını halen çok sayıda örnekle yaşıyoruz. Yıllarca haksız yere cezaevinde yatanlar bile kurumlar tarafından “sabıka” bahanesiyle mağdur edilmeye devam ediliyor.

Bu mağduriyetlerin giderilmesi adına MAZLUMDER’in ülke genelinde başlattığı "Son 28 Şubat Olsun, 28 Şubat Mağdurlarına Özgürlük" kampanyası ve basın açıklamalarını anlamlı buluyor ve sonuç almasını ümit ediyoruz.

Sonuç itibariyle diyoruz ki; mağduriyetler giderilsin ve 28 Şubat kararları ortadan kaldırılarak verilen mahkumiyetler bozulsun. #BuSon28ŞubatOlsun

Selam ve dua ile…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Veysi DEMİR Arşivi