Sadık Emre

Sadık Emre

Dikenli Yolları Kuşanmak…

Dikenli Yolları Kuşanmak…

Bir zamanlar zor yolları görmüş, dikenli yolları kuşanmıştık. Geçeceğimiz yolları öğrenmiş ve bunun için hazırlanmıştık.

Rehberimiz belli, kitabımız belli ve ilkelerimiz belli idi. Rehberimizin yolunda gitmek için ne kadar da hevesliydik.

Niyet ve gayret mi kayboldu? Yoksa heves mi azaldı? Neydi bizi yoldan alıkoyan? Dikenli yolda yürürken dikenler batabilirdi ama sonuçta güller açacaktı.

Oysa biz başka yolları tercih ettik. Daha rahat ve daha zahmetsiz yollara saptık. Yollar güzel görünse de sonu uçurum ya da çıkmaz değil miydi?

Rehberimiz rahat yolu seçmemiş idi. Önderimiz, Liderimiz ve Üstadımız dikenli yolu tercih etmiş idi. Ama ardı sıra güller yetişmiş idi.

Bunu bilmemize ve şiar edinmemize rağmen neden dağıldık? Kimimiz makama teslim olduk, kimimiz paraya ram olduk, kimimiz şöhret ve namı önde tuttuk.

Dağıldık, parçalandık ve yok olduk. Maddi varlık; ruh olmayınca, ideal olmayınca, ilke olmayınca Rehberin yolu olmayınca var mı zannedersiniz?

Rehber; ne makamı, ne parayı, ne de kadını tercih etmiş idi. Dikenli yolu, meşakkatti, çileyi, fedakârlığı seçmişti ama bir nesil inşa etmiş idi.

Resul; ne “Gel Önderimiz ol” teklifini, ne “İstediğin kadar mal ve para” teklifini, ne de “En güzel kadınlarla evlendirme” teklifini kabul etmiş ve elinin tersiyle reddetmiş idi.

Resul yokluğu, yetiştirmeyi ve hicreti tercih etmiş idi. Resul ve Önder, Erkam’ın evini tercih etmiş idi. Erkam’ın evinde bir nesil yetişti ki o nesil bir medeniyet inşa etti.

Öyle genç bir nesil ki, yeryüzünde her tarafa dağıldı. Huzur, medeniyet ve adalet bu nesil vasıtasıyla ulaştı tüm insanlığa.

Makam için, para için, kadın için, zevk için dikenli yollardan sapıp rahat yolu tercih edenler bir nesle de sırtını dönmüş oldular.

Kendilerinden vazgeçenler yeni nesilden, gençlerden de vazgeçtiler. Görün bakın şimdi kendi eserinize, Nesil ne halde? Gençlik ne durumda?

Sadece hazı düşünen hazcı gençlik mi dersiniz, moda akımların peşinden giden ve kendine “Deist” ya da “Ateist” diyen bilinçsiz gençlik mi dersiniz.

İşte öyle bir gençlik ki, vurdumduymaz, usanmaz, bilmez, fark etmez ve fark etmek istemez gençlik kimin eseri? Senin burada rolün ve sorumluluğun yok mu?

Dikenli yollardan vazgeçerek geleceği inşa edecek gençliğin bu hale gelmesinde senin katkın ve vebalin yok mu zannedersin?

TEVBE-24: Resulüm! De ki: “Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız, kazandığınız mallar, durgunluğa uğramasından korktuğunuz alış-verişler, hoşunuza gitmekte olan meskenler, size Allah'tan ve O'nun Peygamber'inden, Allah yolunda cihaddan daha sevgili iseler, artık Allah'ın emri gelinceye kadar bekleyin. Allah fâsıklar gürûhunu hidayete erdirip doğru yola iletmez.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sadık Emre Arşivi