Neredeyse her sokakta açılan ve hızla yayılan internet kafeler, oyun salonları ve kafeteryaların yeterli bir şekilde denetimi toplumumuz ve gençlerimizin selameti açısından çok büyük önem arz ediyor.

Eğer toplum adına bu görevi yapması gereken kamu görevlileri ve ilgili STK’lar ihmalkâr davranacak olurlarsa, neslimiz ve geleceğiz adına endişe duymamız gerekir.

Neslin korunmasının en önemli kale ve sığınağı şüphesiz ki, aile kurumudur. Çocuklarımızın nereye gittiğine, kimle arkadaşlık ettiğine ve ne yaptığına dikkat etmez isek; ALLAH korusun yarın çok büyük nedamet duyabiliriz.

ALLAH’u Teâla bizleri bu konuda şöyle uyarıyor: “Ey inananlar! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun…” -Tahrim Suresi:6-

Hz.Resulullah (S.A.V.)’de: "Hepiniz çobansınız, hepiniz sürünüzden mesulsünüz." -Buhari: Ahkam:1, Müslim: İmaret: 20, Tirmizi: Cihad:17- buyurmuştur.

İslam’ın devlete yüklediği yükümlülüklerden olan Dinin korunması, hayatın korunması, aklın korunması, neslin korunması ve malın korunması olan “Zaruret-i Hamse” (5 zaruret) konusunda yetkililer ve aileler olarak ne kadar duyarlıyız?

Her geçen gün artan kafe, oyun salonu ve kafeteryalardaki ortam ve denetim ile ilgili ciddi kuşkularımız var. Gerek zabıta, gerek emniyet kuvvetleri ve gerekse halk sağlığı ve diğer ilgililer buraları yeterince denetliyorlar mı? Mesela kafelerde filtreleme programı var mı? Yaşları küçük ve öğrenci olanlar alınıyor mu? Çocuklarımızın ve gençlerimizin güvenli ve huzurlu bir ortamda eğitim-öğretim görmelerini sağlamak amacıyla koruyucu, önleyici ve destekleyici güvenlik tedbirleri alınıyor mu? Okullara belli bir mesafe içerisinde açılmaması gereken kafelere ruhsat verilirken bunlara dikkat ediliyor mu? En önemlisi kaç tane kafe ve kafeteryanın yasal ruhsatı var?  

Kafeteryalarda da durum bundan farklı mı bilemiyoruz? Fakat bazı muhitlerden geçerken dışarıdan baktığımızda pek öyle güvenilir yerler olduğunu söyleyemeyiz. Peki, tekin olup olmaması ile ilgili emin olmadığımız yerlere gençlerimizin gitmesine gönlümüz nasıl razı oluyor? Tabi ki burada temiz mekânlara bir şey demiyoruz. Onları istisna tutuyoruz. Sözümüz tekin olmayan yerler içindir. Fakat bunun ortaya çıkarılması ve gençlerimizin güven içinde olduklarına emin olmamızın yolu düzenli ve etkin bir denetimden geçiyor.

Geçenlerde bazı kafe veya kafeteryalarda “içki içildiği” ve bunun alenen yapıldığı ile ilgili duyum aldım. Şimdi içkinin alenen içildiği bu tür ortamların tehlikesi karşısında; aileler, öğretmenler, STK’lar ve kurumlar birlikte bir strateji belirleyerek bu fecaatin önüne geçmeliyiz. Tabi ki denetim ve güvenlik önlemlerini de dahil etmeliyiz. Lakin meseleyi sadece güvenlik tedbirleriyle çözemeyiz.

Hiç kimse “benim çocuğuma bir şey olmaz” veya “benim çocuğum yapmaz” deme lüksüne sahip değil. Eğer toplum ve devlet kurumları olarak meseleye gereken ehemmiyeti vermez ve gaflet gösterirsek; korkarım yarın çok geç kalacağız. Son pişmanlık ve dizimizi dövmemizin bir faydası olmayacaktır.

Unutmayalım ki; Neslimiz ve gençlerimizi İslam’dan ve toplumumuzun değerlerinden uzaklaştırmak amacıyla planlı bir şekilde yapılan ifsad ve yozlaştırma çalışmalarına karşı uyanık olmamız ve buna karşın gençlerimizi ve neslimizi hem ilmen, hem ruhen hem de ahlak ve bedenen emniyete almak zorundayız. Şayet gençlerimize sahip çıkmaz isek, geleceğimizi şimdiden kaybederiz. Bu durumda ne evladımıza, ne tarihe ne de yarın ALLAH’ın huzurunda verecek bir cevap ve mazeretimiz olmayacaktır.

Unutmayalım ki; bizler hakkıyla görevimizi yaparsak İslam ve insanlık düşmanlarının hile ve tuzakları boşa düşecektir.

Selam ve dua ile…