Zaman İsrafı!
Geçip giden bir ömrümüz var. Ömür sermayesinin ne kadar olduğunu bilemiyoruz. Herkes için farklı miktarda olan ömür miktarının kıymetini ne yazık ki bilemiyoruz.
Kum saati misali habire akıp giden dakikalar, saatler, günler. Oysaki hiç bitmeyecekmiş gibi bir yanılgı içerisine düşmüşüz.
Sanki bozuk para gibi harcama derdine düşmüşüz. Saçma sapan dizileri defalarca izleyip kalan zamanımızı çarçur etmek, kahvehane sandalyelerinde dedikodu yaparak iki taraflı kaybetmek, kıraathanelerin sağlıksız ortamlarında oyun oynayıp vakit kaybetmek…
Oysaki Peygamber efendimiz(s.a.v) bizleri zaman konusunda uyarmıştır: “İki nimet vardır ki insanların çoğu (onları değerlendirme hususunda) aldanmıştır: Sağlık ve boş zaman.” (Buhari)
Yaşadığımız anı optimum değerlendirme yoluna gitmeliyiz. Zira bazı şeyleri para ile veya maddi imkânlarımızla elde edebiliriz ancak geçen zamanı asla geri getiremeyiz.
O halde yaşadığımız an nasıl mükemmel kılınabilecekse o şekilde geçirilmeli. Ancak, gençlik zamanın sürekliliği konusunda yanılmakta ve sağlıklı sonsuz bir ömür vehmine kapılmaktadır.
Yaş ilerledikçe pişmanlıklar artmakta ancak fayda getirmemektedir. Bize nasıl yaşamamız hususunda rehberimiz ve kaynağımız yol gösteriyor olmasına rağmen halen bunlara sırt çevirmememiz bizlerin kaybına yol açacaktır.
Yaşayan ve kaybetmeyen aksine kazananların çizgisi ve yolu üzerinde gitmek varken, nasıl oluyor da zamanımızı pişman olacağımız şekilde israf ediyoruz?
Kaynağımız; bize düşünmeyi, akletmeyi emrediyor. O halde düşünüp akledersek zaten zamanımızı optimum şekilde kullanmış oluruz.
Sahip olduğumuz parayı en iyi nasıl kullanabiliriz diye düşünüp değerlendirme yoluna gidiyorken, paradan çok daha kıymetli zamanımızı değerlendirirken düşünmüyorsak pişman olmayacak mıyız?
Hayat Rehberimiz Kur'an'ı Kerim bize nasıl yaşamamız, zamanımızı nasıl değerlendirmemiz hususunda yardımcı olmaktadır.
Üstelik Kur'an'ı Kerimi yaşayan canlı bir örnek olarak Peygamberimiz(s.a.v) var iken daha ne istiyoruz ki?
Tüm bunlar var iken bize verilen ve ne kadar süreceği belli olmayan zamanımızı nasıl da hor kullanıyoruz.
Yazık ki ne yazık, kimimiz gün boyu kahvede, kıraathanede; kimimiz boş gezintilerde; kimimiz dedikodu ve gıybette…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.