Hafta sonu (Cumartesi) Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi (AÖF) “üç ders sınavı” vardı. Bu sınavlar ne hikmetse sadece belli merkezi illerde yapılıyor. Bu uygulama nedeniyle binlerce öğrenci ve yakını mağdur olmasının yanı sıra, bir o kadarda milli servet heba oluyor.

Üç ders sınavı, 27 Temmuz 2019 Cumartesi günü saat 15.00’da, Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kayseri, Konya, Samsun, Sivas, Trabzon, Van illeri ile KKTC/Lefkoşa’da gerçekleştirildi.

Bizlerde üç ders sınavı için iki arkadaşımla birlikte sınav merkezimiz olan Diyarbakır’a gittik. Diyarbakır sınav merkezine bağlı olan; Diyarbakır, Batman, Bingöl, Elazığ, Malatya, Mardin, Siirt, Şanlıurfa merkez ve Siverek ile Hilvan ilçeleri ve Şırnak’tan öğrenciler sınav geldi. Bu illerin dışında gönüllü olarak Diyarbakır’ı tercih eden başka illerden gelen öğrenciler de mevcuttu.

Bu uygulamadan kaynaklı sorunlara değinmek istiyorum:

Birincisi on binlerce öğrencinin gireceği sınav için neden sadece belli illerde sınav yapılıp öğrenciler ve aileleri için sınav, israf ve eziyete dönüştürülür? Yıl içinde yapılan sınavlar gibi herkes kendi ilinde veya istediği ilde girse daha iyi olmaz mıydı?

İkincisi Diyarbakır’da sınava girecek öğrenciler için sınav yeri Dicle Üniversitesi kampüsü’ndeki okullar belirlenmişti. Bir anda binlerce, belki on binlerce öğrenci D.Ü. yerleşkesine AÖF sınavı için tabir yerindeyse hücum etti. Çoğunluk dışardan ve özel araçlarıyla gelenlerden oluşuyordu. Bir kısmı da hat araçları veya özel halk otobüsleriyle gelmişti. Buraya kadar her şey tamam; lakin bundan sonra tam bir curcuna hâkimdi. Sınava gelenlerin kahir ekseriyeti dışarıdan geldiğinden, kimse sınava gireceği okulun kampüsün ne tarafında olduğunu bilmiyordu. Herkes birbirine sorarak öğrenmeye çalışıyordu. Ne var ki; Dicle Üniversitesi’nin öğrencilere yardımcı olacak ne bir hazırlığı vardı? Ne de yerleşkeyi tanıtacak bir yerleşim haritası veya yeterli şekilde yön belirtecek tabelalar vardı? Dicle Üniversitesi yönetimi bu konuda deyim yerindeyse sınıfta kaldı. ALLAH’tan akıllı telefonlar ve “Navigasyon” uygulaması varda öğrenciler sınava girecekleri okulları çoğunlukla öyle buldular. Okulların önüne geldiğinizde, anca okulun isminin yazılı olduğu tabelayı görebiliyordunuz. Böyle olunca okulunuz bulmak saatlerinizi alabilirdi. Ne Dicle Üniversitesi’nin ne de AÖF yetkililerinin öğrencilere yardım konusunda bir hazırlıklarına şahid olmadık.

Yerleşke içerisinde binlerce araç olunca sınav sonrası bu defada trafik keşmekeşliği tam bir eziyete dönüştü. Araç trafiğini düzenleyecek görevliler ve trafik ekipleri olmayınca araçlar uzun süre yerleşkede adeta mahpus kaldı. ALLAH’tan bizim tek dersimiz olduğundan, erken çıkıp tali yolu kullanarak Batman yoluna çıktık ve trafiğe yakalanmaktan kurtulduk. Batman’dan sınav için gelen bir dostumuz, tam 1 saat 45 dakika Dicle Üniversitesi yerleşkesinden çıkamadıklarını, sıcaklık ve susuzluğun eklenmesiyle zor duruma düştüklerini söyledi.

Sonuç olarak: Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi (AÖF) yetkililerine şu çağrıda bulunmak istiyorum: Sınavın öğrenciler ve aileleri için sıkıntı ve eziyete dönüşmemesi için “Üç ders sınavını” bundan sonra sadece merkezi illerde değil, bütün illerde yapın. Ayrıca sınav yapılacak illerin üniversiteleri ile iyi bir diyalog yoluna gidilerek, gerekli ve yeterli hazırlıkların yapılması sağlanmalıdır ki; bu sıkıntılar yaşanmasın.

Selam ve dua ile…