11 Eylül saldırıları ABD’nin senaryo üretme merkezi olduğunu gösterdi. İkiz kule saldırılarının planlı ve programlı olduğunu gün gibi ortaya çıkarmıştı.

            ABD yapmak istediklerine meşru bir kılıf bulmak için önceden tezgâhladığı oyunu piyasaya sürüyor. Oyun oynanırken bazı kurbanlar veriliyordu.

            Oynadığı senaryoda verilen kurbanlar üzerinden trajik bir sahne sergiliyordu. Kamuoyu oluşturup oluşan kamuoyu ile istediğini yapıyordu.

            Tarih boyunca aynı sistemle hareket eden ABD; Afganistan’da Taliban örgütünü kurup, Afganistan’ı işgal etmenin yolunu açmıştır.

            İran’a Irak’ı saldırtıp Irak’a kimyasal silah vermiş akabinde Irak kimyasal silah üretiyor diye Irak’ı işgal etmiştir.

            Bin ladin eliyle El kaide diye bir örgüt kurmuş akabinde bu örgütü bahane ederek Afganistan ve Pakistan’da istediği gibi cirit atmıştır.

            Aynı zamanda Suudi Arabistan ve Körfez Ülkelerinden bu örgüt üzerinden istediği parayı, yardımı ve çıkarı elde etmiştir.

            İşi biten Bin ladini ortadan kaldırmıştır. Birden bire El kaide diye bir örgüt ortadan yok olmuştur. Aniden ortaya çıkan örgüt aniden buharlaşmıştır.

            Sonra ne hikmetse DEAŞ diye bir örgüt ortaya çıkmıştır. Yeni imal DEAŞ tam da ABD çıkarlarına hizmet eder hale gelmiştir.

            Bir gün de Musul’u işgal eden DEAŞ, bir günde Musul’u terk etme gibi imkânsızlıklara yol açılmıştır. ABD için “Git DEAŞ, gel DEAŞ”  örgütü yeni mamul bir örgüttü.

            Gün geldi DEAŞ de cazibesini yitirdi. Daha doğrusu kendisi için biçilen rol sona erdi. DEAŞ’in Suriye’de ABD için elde tuttuğu yerler; ABD’nin istediği örgütte teslim edilecekti.

            Şimdi sahnede rol alma zamanı PYD’nindir. Artık Bağdadi’nin de son kullanma süresi bittiği için o da ortadan kaldırılacaktı.

            Bakalım PYD sahnede ne kadar duracak? PYD şu anda ABD için kullanılması gereken bir örgüt konumundadır. Ancak misyonu ve süresi belirlenmiş bir örgüt tabii ki…