15 Temmuz darbe girişimi Cumhurbaşkanının ve halkın kahir ekseriyetinin kararlı tutumu ve duruşu sayesinde 249 şehid ve 2193 gazi pahasına püskürtüldü. Dindar halk, 27 gün boyunca meydanlarda kendi geleceğine sahip çıkarak, bu hain darbecilere karşı tavrını net bir şekilde ortaya koydu.

Meydanlara canını hiç tereddüt etmeden ortaya koyan dindar halkın yaptığı bu “devrim” anma programları ve bir yıllık süreçte halktan çalınmaya çalışılıyor.

Geçen yıl yazmış olduğum, “İhanet Eden Önderler!” adlı yazımda, aynen şunları yazmıştım:

“15 Temmuz darbe girişimi ve akabinde halkın onurlu direnişini boşa düşürmeye ve bu ruhu mecrasından çıkarmaya çalışanlar var.İslam ve milletimizin düşmanlarının her gün yeni bir oyunuyla karşı karşıya kalıyoruz. Bu oyun ve planlara karşı uyanık olmazsak; halkın birliktelik ve kazanımları heba olacak ve emperyalistler ile onların avanelerinin istedikleri gerçekleşecektir.Bu oyunlardan biri, FETÖ'nün darbe girişiminden sonra Ergenekon ve balyozcu diye adlandırılan 28 Şubatçı Kemalist darbecileri temize çıkarmaya çalışarak, algı operasyonları ile halkın 15 Temmuz ruhu ve devrimini adeta çalmaya ve hazıra konup meydanda kazandığımız zaferi masa başında bize kaybettirme planlarıdır...”

Maalesef geçen yıl yaptığımız uyarıdaki endişemiz haklı çıkıyor ve halkın devrimi çalınmak istediğine şahit oluyoruz. Darbenin ilk saatlerinde ortada olmayan, ortamı gözeten, kılını kıpırdatmayanlar, durun bakalım ne olacak diyenler, şimdi sanki halk ve İslami cemaatler bir şey yapmamışta her şeyi onlar yapmış ve onlar şehit ve gazi olmuşlar gibi meydanlarda boy göstermeye başladılar. Gerçek kahramanlar riyadan kaçınıp görevlerini yaptıktan sonra beklenti içine girmediler. Ancak darbe tehlikesi geçtikten sonra ortaya çıkan “çakallar” arslanların meydanı boşaltmasını fırsat bilerek borazanlarını öttürmeye başladılar. Geçen yılki darbe nöbetlerinin son günlerinde ortaya çıkan bu malum tipler, yaptıkları riyakârlık ve beklentilerinin esiri olarak bol bol resim ve video paylaşmayı ihmal etmediler.

Geçmişte sürekli Müslümanlar savaş meydanlarında kazandıkları zafer ve kurtuluş savaşlarını masa başı entrika ve oyunlarla kaybettiler. Bütün İslam ülkelerine baktığımız da; savaşan, kan döken,canını veren Müslümanlar iken, sahte kahramanlar meydana çıkarılıp devrimin üzerine oturarak İslam düşmanlarının yapmak istediklerini bir bir yaptılar.

Şimdi bizlerde bu oyun ve desiselere karşı uyanık olalım da, 249 şehid ve 2193 gazinin hakkını koruyalım. Tehlike zamanında meydanda olmayan münafık ve riyakârlara meydanı bırakmayalım. Bunların kim olduklarını yaptıkları davranışları ele veriyor zaten. Arife tarif gerekmez…

Bu ayetler adeta günümüzü tarif ediyor:

“İnsanlardan: 'Allah'a inandık' diyenler vardır; ama Allah uğrunda bir ezaya uğratılınca, insanların ezasını Allah'ın azabı gibi tutarlar. Rabbinizden bir yardım gelecek olursa, and olsun ki, 'Doğrusu biz sizinle beraberdik' derler. Allah, herkesin kalbinde olanları en iyi bilen değil midir? Allah elbette inananları bilir ve elbette ikiyüzlüleri de bilir.”-Ankebût: 10-11-

Dikkat edilirse son zamanlarda darbeye dur diyen bütün kurum ve kesimlere sinsice operasyon çekilerek cezalandırma yoluna gidiliyor. Bu gidişe dur denmelidir. Aksi halde darbecilerin ve onların arkasındaki üst akıl olan Dünya emperyalizminin dediği olacaktır.

Son olarak her zaman Hükümete doğruları gösteren ve yerinde uyarılar yapan HÜDA PAR Genel Başkanı Sayın Yapıcıoğlu’nun basına yaptığı ve Doğruhaber Gazetesi’nin manşetten verdiği,“Devriminizi Çaldırmayın!” açıklamasını önemsiyor ve bu uyarılara kulak verilmesi gerektiğini âcizane hatırlatıyorum.

Selam ve dua ile…