İhsan Pınar

İhsan Pınar

RAMAZAN DERSİ ALIYOR MUYUZ?

RAMAZAN DERSİ ALIYOR MUYUZ?

Bütün ibadetlerin dünyaya, şahsiyetin olgunlaşmasına ve toplumsal dengeye yönelik faydaları vardır. Hayat öğretmenimiz Hz. Muhammed (sav) bir hadislerinde Ramazan ayının başının Rahmet, ortasının mağfiret, sonunun cehennemden kurtuluş olduğunu buyurmaktadır. 

        Peki, biz bu dersi alıyor ve uyguluyor muyuz? Hayat Rehberimiz Kur’an bu ayda nazil olmaya başlamış ve halk arasında bu aya “Kur’an ayı” denilmektedir. Kur’an’ın nazil olan ilk ayeti de “Oku” ile başlamaktadır. Evet, belki okuyoruz ama okuduğumuzu anlamaya ve yaşamaya gayret ediyor muyuz? Kur’an’ın emri olan Orucu şeklen tutuyoruz ama maksadını biliyor ve yerine getiriyor muyuz?  

        Ramazan vesilesiyle kendimize yönelip, nefis muhasebesi yaptık mı? Günahlarımızdan, yanlışlarımızdan tevbe edip, eksikliklerimizi gidermeye niyet ettik mi? Hırsı, çekişmeyi, kavgayı, hasedi terk edip, kardeşliğe ve huzura vesile olacak olan Rahmet nimetini kuşandık mı? Çünkü Mağfiret ve cehennemden kurtuluş için önce Rahmet kimliğine ihtiyacımız var. İyiliğe ulaşmak için iyilik yapmalıyız. Allah’ın rızasını ve cennetini hak etmek için, iyi olmak ve iyilik yapmakla mükellefiz. 

        Ramazandan alacağımız ilk dersle; nefsimizi oruçla eğiterek, kibir ve bencillikten arındırmalıyız. Ticari rekabet, çıkar, partizanlık, haset, kibir, cehalet kaynaklı çekişmeleri, küskünlükleri terk etmeliyiz. Yemeye ve mala esir olmuş nefsi, malın ve hırsın efendisi yapmalıyız. Oruç terbiyesiyle yeme ve sahip olma hırs ve esaretinden kurtaracağımız nefsi, yardıma ve paylaşmaya alıştırmalıyız.     

        Oruçtan alacağımız dersle fakirleri, ihtiyaç sahiplerini anlamalı; onlarla hemhal olarak yardım eli uzatmalıyız. Malımızla, sevgimizle, yardımlarımızla, kardeşliğimizle çevremize ve özellikle ihtiyaç sahiplerine Rahmet olmalıyız. Fitre, Zekât, kefaret ve Sadakaları hakkı olanlara ulaştırmaya çalışmalıyız. Gerek onları gerekse yardım görevimizi unutmamak için mümkünse fakirleri, yaşadıkları şartlarda ve evlerinde görmeye çalışmalıyız ki vicdani sorumluluğumuz hep canlı kalsın…  

        Okuduğumuz Kur’an’la ahlaklanmalıyız. Kur’an’ın ilk emri olan “Oku” emrini hayatımızın parolası yapmalıyız. Kur’an’ın emri olan Tevhit, Adalet, Barış, Ümmet Şuuru, Kardeşlik, Doğruluk, Özgürlük, Dürüstlük, Merhamet, Güzel Ahlak… Hayatımızın ana ilkeleri olarak yaşatmalıyız.  

        Namaz ve namaz vesilesiyle bir araya geleceğimiz Cami, Cemaat kavramlarının mana ve maksadını iyice anlamalı ve hayatımıza uygulamalıyız. Tevhit, Tevbe, Temizlik, Allah’ı zikir, Hamd, Kardeşlik, Dertleşme, Kaynaşma, Hemhal olma, Eğitim, Öğretim, yardımlaşma… Birçok erdemi içinde barındıran bu kavramları iyice anlamalı ve yaşatmalıyız.  

        Kapitalizmin çıkara dayalı bencillik, Marksizm’in aramıza soktuğu ayrıştırıcı ve kavgacı partizanlık, Parti, İdeoloji, lider ve çıkar çekişmeleriyle dünya ve ahiretimizi kavga ve fitnelerle cehenneme çevireceğimize; Kur’an’ın emri olan Tevhit, Adalet, Barış, Kardeşlik, Yardımlaşma, Özgürlük, Güzel Ahlakla dünya ve ahiretimizi cennete çevirelim. Ve bu bir hayal değil; Kur’an ve canlı örneği olan Resul rehberliğinde bunu gerçekleştirmeye çalışabiliriz. Bu niyet ve çalışmanın dünya ve ahiretimizi güzelleştireceğinden hiç kimsenin şüphesi olmamalıdır. Niyetimiz, gücümüz ve emeğimiz nispetinde mutlaka dünya ve ahiret karşılığını göreceğiz.     

        Bu şuur ve çalışmalar dileğiyle hayırlı bir Ramazan diliyorum…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İhsan Pınar Arşivi