Müslümanlar Kardeştir…
Hayat rehberimiz Kur’an'ı Kerim buyurmaktadır:
Al-i İmran 102 - Ey iman edenler! Allah’tan hakkı ile korkun ve ancak Müslümanlar olarak can verin.
103 – Hepiniz Allah’ın ipine (Kur’ana) sımsıkı sarılın, parçalanıp ayrılmayın. Allah’ın üzerinizdeki nimetini düşünün. (Evs ve Hazreç kabileleri) Hani siz birbirinize düşman iken, Allah kalplerinizin arasını birleştirdi de, O’nun nimeti sayesinde kardeşler oldunuz. Hem sizler ateşten bir çukurun tam kenarındayken, Allah sizi oradan kurtardı. İşte Allah size ayetlerini böyle açıklıyor ki, doğru yolu bulasınız.
104 – Sizden hayra davet eden, iyiliği emir ve kötülükten men eden bir ümmet (cemaat) bulunsun. İşte bunlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.
105 – Siz, kendilerine açık ayetler geldikten sonra parçalanıp ihtilaf edenler gibi olmayın. İşte onlar için çok büyük bir azap vardır.
110 – Siz insanlar için meydana çıkarılmış en hayırlı bir ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten men edersiniz ve Allah’a da inanırsınız. Eğer Ehli Kitap da iman etmiş olsaydı, elbette kendileri için daha hayırlı olurdu. İçlerinde iman eden varsa da, ekserisi ( Hak yoldan çıkmış) fasıklardır.
Ayetlerden ne anlıyoruz: Bu dinin sahibi olan Allah, kendisine layıkıyla ibadet ve itaat etmemiz; fitne ve zulümlerden uzak, doğru bir hayat yaşamamız için hayat rehberi olarak bize Kitap ve Peygamberler göndermiştir. Biz bu kitap ve Peygamberlere uyduğumuz oranda huzur ve doğruyu buluruz.
102. Ayette Allah(CC) “ Allah’tan nasıl korkmak (iman- itaat) lazımsa öyle korkun ve ancak Müslümanlar olarak can verin” diye bizi uyarmaktadır.
“Benim kalbim temiz” veya çıkar ve farklı beklentilerle kendinize göre bir din-iman icat etmeyin. İstikametiniz, Peygamber ve Müminlerin yolu olan Kur’ani yol olsun. Cehalet, menfaat, parti, ideoloji, korku, sınıf- ırk, şehvet, şöhret, makam-iktidar, kalabalıklar, moda… Gibi bahanelerle sağa sola saparak İslam yolundan ayrılmayın. Kur’ani yolda ancak Müslüman olarak yaşayın ve öylece ömrünüzü tamamlayın.
103. Ayette; Hepimizin kurtuluş yolu ve hayat rehberimiz olan Kur’ana sarılmamız; O’nu kendimize hayat rehberi yapmamız emredilmektedir. Birbirleriyle kan davalı olan Evs ve Hazreç kabilelerinin İslam dinine İman vasıtasıyla, düşmanlık yerine birbirlerine kardeş olduklarını hatırlatarak; Kur’an'a tabi olmakla aramızdaki bütün sorunları çözüp barış, huzur ve kardeşlik ortamına kavuşabileceğimizi haber vermektedir. Kur’an, dünyadaki sorunlarımızı çözdüğü, bizleri dünyevi ateş çukurlarından kurtardığı gibi, bizi cehennem ateşinden de kurtaracaktır.
104. Ayet: Küfrün bütün saldırılarına, kara propagandalarına, iftira ve hilelerine rağmen Ümmetin Cemaatleşmesi; ‘iyiliği emir ve kötülükten men etmek’ bütün Müslüman ve erdemli insanların vazifesiyken, bununla fiili olarak görevli bir cemaat- topluluğun oluşturulması emredilmektedir. Bu, huzurlu ve düzenli bir toplum için de gereklidir.
105. Ayet: Dikkat edilirse, tefrika ihtilaftan önce zikredilmiştir. Yani: Farklı düşünme, farklı yorumlama, içtihatlar tabii ve tefrikaya sebep olmazken; hırs, çıkar, makam, iktidar gibi farklı sebeplerle ayrılığa sebep olduktan sonra, ihtilafı bahane göstererek Ümmet arasında tefrikaya, fitne ve çatışmalara sebep olanlar büyük bir azapla ikaz edilmektedirler…
Allah (cc) Hucurat Suresi'nde “Muhakkak Müminler kardeştirler. O halde kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah’tan korkun ki, merhamet olunasınız” buyurmaktadır. El Hucurat- 10
Ey gafil insan! Allah’ın, Kur’an'a sarılın ve kardeşsiniz emrine rağmen, siz kim oluyor ve kimin adına Müslümanları ırk, mezhep, parti, ideoloji, iktidar… Adına Müslümanları parçalara ayırıp birbiriyle çatıştırıyorsunuz?
Ey Müslüman! Uyan ve Allah’a dön. Allah ve Peygamberinin “ Kur’an'a sarılın, Kardeşsiniz, tefrikaya düşmeyin, birlik olun…” emrine rağmen; sen kimin emri ve hangi akılla başka ideolojilere sarılıyor, Müslüman kardeşlerine kin besleyip düşmanlık ediyorsun?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.